Bireysel silahlanma dünyanın farklı coğrafyalarında gerçekleşen okul katliamları ve bazı topluluklara hedef tanımadan yapılan saldırılar sonrası ülkelerin gündeme gelen bir sorun alanıdır. Dünya sathında dolaşım hâlinde bulunan silahların yüzde 74’ünün sivillere ait olduğu verisi, sivillerin elinde ordulardan daha fazla silah olduğunu göstermektedir.Ülkemizde bireysel silahlanma konusu alanında faaliyet gösteren Umut Vakfı’nın çalışmalarına göre Türkiye’de 2011 yılı itibarıyla 9 milyon silah olduğu tahmin ediliyor.Yani her 100 kişiden 12’sinin silahı var.178 ülke arasında silahlanma konusunda Türkiye 14.sırada yer alıyor.Silah ticareti ile ilgişi şeffaflık konusunda 48 ülke arasında 31. Sırada.Yine Umut Vakfı’nın çalışmalarına göre ; her yıl ortalam 4500 kişi bireysel silahlarla öldürülüyor ve bu küçük çapta bir savaş anlamına geliyor.Türkiye’de bireysel silahlı şiddetten kaynaklanan sosyal maliyetin ( hayatını kaybeden insanlar , arkada kalan çocuklar ve onları tek başına büyütmek zorunda kalan ebeveynler, emniyet güçlerinin suçluyu yakalamak için yaptığı çalışmalar,sağlık kuruluşlarına süregelen tedaviler, v.b)5 milyar dolar olduğu tahmin ediliyor. Türkiye’de 2011 ilk altı ayında, 2001 yılı aynı dönem verilerine göre silahlı şiddet olaylarının %83 arttığı tespit edilmiştir.
Silah, anlaşmazlıklarda bir çözüm aracı olarak kullanılmakta , çözüm de öldürmek olmaktadır.Türk halkı silahı ‘’öldürmek’’ için edinmekte ve kullanmaktadır. Yasal ve yasa dışı silahlar - yanlış bir ayrımdır! Silahlı şiddet çeşitli biçimlerde meydana gelir ve silahlı şiddet suçluları polisi, silahlı kuvvetleri, devlet dışı silahlı grupları, iş arkadaşlarını, aile üyelerini ve partnerleri içerebilir. Silahlar çok hareketlidir ve farklı yerlerde sıklıkla kullanılırlar. Ayrıca, yasal ve yasa dışı kullanımlar arasında kolayca yer değiştirebilirler. Örneğin, avlanma gibi yasal amaçla taşınan silahlar da evde bir kadını öldürmek veya tehdit etmek için kullanılabilir. Yasal ateşli silahlar cinayetlerde öncelikle kullanılan silahlar da olsalar, yasal uygulama yasa dışı küçük silahlara odaklanma eğilimindedir. çıkçası, evdeki silah şiddeti kadınların güvenliği bakımından belirli sonuçlara sahiptir ve evde bulunan bir silahın aile üyeleri üzerinde kullanılma olasılığı bir saldırgana karşı kullanılma olasılığından daha yüksektir. Hala pek çok ülke, deneyim ve araştırmalar bunların bir araya gelmesinin ölümcül sonuçlara yol açtığını göstermiş olsa da silah yasalarında ev içi şiddet yasalarına yer vermiyor.
Cinsel ve cinsiyet temelli şiddet de dâhil olmak üzere kadına karşı şiddet uygulamayı kolaylaştırmak için sıradan bir silahın kullanıldığını göz önünde bulundurmak oldukça önemlidir.
Bireysel silahlar halk sağlığını tehdit ederler: ölüm, yaralanma ve sakatlanma. Ülkemizde her yıl ortalama 4500 kişi bireysel silahlarla ölmektedir. Dünyada halk sağlığı çalışanları ve tıp otoriteleri diğer toplumsal sağlık problemleri (sigara kullanımı, sağlık için hijyen vb.) ile mücadelede başarıya ulaşmış yöntemlerin kullanılmasıyla bu sorunun da çözülebileceğini ileri sürmektedir. Dünya Sağlık Örgütü, Şiddeti Önleme programında ateşli silahlara erişimin kısıtlanmasını alınacak ilk 3 sıradaki önlemler içerisinde önermektedir. Biz de demokratik bir hukuk devleti olarak insanın en temel hakkı olan yaşama özgürlüğüne daha fazla saygı göstermeli ve bu şiddete bir son vermeliyiz.’’Adaletin hakim olduğu yerde , silahın yeri yoktur.’’ Jacques Amyot