Türkiye'nin farklı illerinde ekipler ve vatandaşlar orman yangınları ile mücadele ediyor. Birçok iddia ortaya atılırken , devletin son 3 günde çıkan yangınlara müdahale etmekte geç ve yavaş kaldığı , neden askeri kuvvetlerin müdahale etmedikleri gibi birçok soru ve sorun devletin ilgili kurumlarına yönetilse de henüz tatmin edici bir cevap alınamadı. Yangın söndürme uçak sayısının yok denecek kadar az olması şu ana kadarki tartışmaların en büyüğü ve odak noktası. Bu konuya ilişkin hükümetten gelen cevap ise şöyle ‘’ Havada ne kullandığınız değil, yere ne kadar su attığınız önemlidir’’ dedi Sayın Orman Bakanı ve yine bakanlığın sıfatı ve ilk adında ‘’Orman’’ olan Tarım ve Orman Bakanı , ‘’ Orman yangınlarında birince derecen sorumlu belediyelerdir.’’ açıklaması geldi.
Vatandaşlar twitter üzerinden ‘’ HELP TURKEY’’ tagiye bir global kampanya başlattı ve yabancı ülkelerden yangın söndürme uçağı için destek istedi. Bir hükümet için bundan daha kötü bir şey olamaz.Bu kadar kötü bir afet yönetimi kabul edilemez. Bir vergi devleti olan ülkemizde toplanan bu kadar vergi nerelere harcanıyor?
Yangın söndürme uçağımız var mı yok mu iki yıldır bunu tartışıyoruz. Diyelim ki yok ya da mevcutlar kullanılamaz durumda. Geçen yıl bu kadar yangın çıktıktan sonra niçin yeterince uçak alınmadı ya da mevcutlar niçin onarılmadı?
Ayrıca , İsrail’in yardım teklifi neden geri çevrildi ? 2016 yılında İsrail’de çıkan orman yangınına THK uçağı gönderdik! İsrail’i işgale mi gitmiş olduk? Vatandaş pet şişeyle arazöz doldurmaya çalışıyor; hükümet yardımları geri çeviriyor. Biz güçlü bir devletiz. Ama hükümet o gücü lüks ve şatafata harcıyor.
‘’Tarih kürsüsünden halinizi seyrediyorum , suçluların telaşı içindesiniz.’’ İsmet İnönü , 14 Aralık 1953