‘Bir fidan tutuşsa ciğerimiz yanıyor’

MUSTAFA ÖZKE

ADANA (GÜNAYDIN) – Dünyada orman varlığını arttıran ender ülkeler arasındaki Türkiye’de 1972 yılında 20,2 milyon hektar olan orman sahasının, 2018 yılı itibariyle 25 milyon hektara yaklaşması Tarım ve Orman Bakanlığı’nın bu konudaki başarısını gözler önüne seriyor. Bu kadar değerli orman varlığının korunması da elbette büyük sorumluluk gerektiriyor. Türkiye’nin dört bir yanında 7 gün 24 saat nöbet esasına dayalı çalışan Yangın Harekât ve Kontrol Merkezleri bu konuda öncü rol üstleniyor. Adana Orman Bölge Müdürü İsmet Erol, orman yangınları ile mücadelede Türkiye’nin dünyanın en başarılı ülkesi olduğunu belirterek, “Bir fidan tutuşsa ciğerimiz yanıyor. Öyle güçlü bir kadromuz var ki bir fidan yanmasın diye arkadaşlarımız yüreğini ortaya koyuyor.” dedi

Adana Orman Bölge Müdürü İsmet Erol, Akdeniz’den Toroslara, Çukurova’dan Amanoslara kadar uzanan geniş bölgedeki yangın hareketlerinin büyük bir titizlikle izlendiğini belirterek, “Akdeniz iklim kuşağında olmamız nedeni ile her mevsim yangın riskimiz mevcut. En hassas dönemlerimiz de Temmuz-Ağustos-Eylül-Ekim ve Kasım ayları.” diye konuştu

‘BÖLGEMİZİN YÜZDE 41’İ ORMANLIK ALAN’

Adana Orman Bölge Müdürlüğü’nün görev mıntıkaları olan Adana ve Osmaniye’deki orman alanlarında orman yangınları ile mücadele kapsamında yapılan çalışmalar hakkında bilgi veren Bölge Müdürü İsmet Erol, “Bölgemizin yüzde 41 alanı ormanlarla kaplıdır. Bu sahalar Akdeniz’den Toroslara Çukurova’dan Amanoslara kadar uzanan geniş bir coğrafyadır. Akdeniz iklim kuşağında olmamız nedeni ile her mevsim yangın olma riski mevcut ise de en hassas dönemler Temmuz-Ağustos–Eylül–Ekim ve Kasım ayları olmaktadır. Ormanlarımız Çukurova’da tarım arazileri ve yerleşim yerleri ile Toroslarda ve Amanoslarda yaylacılığın yoğun olduğu yerleşim alanları ile iç içe bitişik durumdadır. Bu nedenlerle bölgemizde ormanların içerisinde ve kenarlarında çok yoğun insan hareketi olmakta özellikle yaz aylarında bu nüfusun 500 bin civarlarında olduğu tahmin edilmektedir.” şeklinde konuştu.

‘YANGINLARIN YÜZDE 85’İ İNSAN KAYNAKLI’

Erol, “Genel olarak yangınlarımızın çıkış nedenlerinin yaklaşık yüzde 85 oranında insan kaynaklı olduğu da bilinmektedir. Bu nedenlerin büyük oranı da tedbirsizlik ve dikkatsizlikten kaynaklanmaktadır. Bölgemizde insanların memleket sevgisi ve orman sevgisinin çok üst düzeyde olduğunu çok iyi biliyoruz. Ancak dikkatsizlik ve tedbirsizlik nedeni ile birçok yangın çıkmakta ve bunun sonucunda ağaçlar, canlılar, yerleşim yerleri ve hatta insanlar bile zarar görebilmektedir. Özellikle anız yakılması, bahçe temizlikleri gibi nedenlerle yakılan ateşlerin ormana sıçraması sonucu önemli zararlar meydana gelmektedir. Yangının zararlarını her insanımız bilmektedir. Hiç ormanla ilgisi olmayan şehrin ortasında yaşayan bir insan bile bu yangınların dumanının, partiküllerinin ve karbondioksit gazının yayılması sonucu rahatsız olmakta ve şehirlerimizde hayat kalitesi düşmektedir.” ifadesini kullandı

‘37 GÖZETLEME KULEMİZ VAR’

Bölge müdürlüğü olarak yangın çıkmaması için yangın öncesi tedbirler denilen birçok tedbir alındığını vurgulayan Adana Orman Bölge Müdürü İsmet Erol, “Orman yollarımızın ve tesislerimizin bakımları, ormanlarımızın bakımları, personel eğitimleri, halkın bilinçlendirilmesi ile ilgili eğitim ve uyarılarımız, denetimlerimiz yapılmaktadır. Yüksek tepelerde ormanın yoğunluğuna göre tesis edilen 37 gözetleme kulemiz vasıtasıyla tüm ormanlarımızı 7 gün 24 saat gözetlemekteyiz. Tüm tedbirlere ve uyarılara rağmen çıkabilecek olası yangınlar için tüm ülkemizde olduğu gibi bölgemizde de yangına hassasiyet derecelerine göre yangın mücadele organizasyonumuz oluşturulmuş vaziyettedir. Bölgemiz dâhilinde söndürme çalışmalarımız için yaklaşık 850 personel 61 arazöz ve su tankerimiz, 15 adet iş makinamız (dozer, greyder, ekskavatör) 1 helikopter ve 1 uçak konuşlanmış ve 7 gün 24 saat esasına göre beklemektedir.” şeklinde açıklamalarda bulundu.

‘HER YANGIN BİZİ İLGİLENDİRİR’

Yangın söndürme çalışmalarının ülke genelindeki organizasyonla izlendiğini ve yönetildiğini anlatan İsmet Erol, “Türkiye’nin neresinde olursa olsun her orman yangını bizi ilgilendirir. Çünkü bölgelerin kendi güçlerinin yetersiz olması halinde derhal destek veriyoruz. Ormanların gözetlenmesi ve yangınlarla mücadele süreçlerinde kurumumuz, teknolojinin tüm imkanlarından yararlanmaktadır. Gelişen teknolojilerin entegrasyonu için sürekli araştırma ve geliştirme çabalarımız devam etmektedir.

Gözetlemede kameralı sistemler, bina ve tesislerimizde güneş enerjisinden yararlanma,

haberleşmede telsiz, telefon, internet gibi sistemler kullanılmakta, bu hususlardaki gelişmeler takip edilmekte ve yeni gelişmeler oldukça sistemlerimize entegre edilmektedir. Yangınlarla mücadele süreçlerinde tüm kurum ve kuruluşlarla işbirliği yapılmaktadır. Bu bilgi ve teknoloji kaynaklarımızdan alınan veriler karar destek sistemleri olarak değerlendirilmekte ve en verimli mücadele yöntemi seçilerek buna uygun güç desteği sevk edilerek azami verim elde edilmektedir.” dedi

ALO 177’Yİ ARAMAYI UNUTMAYIN!

Yanan alanların en geç bir yıl içerisinde tekrar ağaçlandırıldığını ve ekosistemin doğal haline dönüşü için korumasının yapıldığını kaydeden Erol, şöyle devam etti: “Orman Genel Müdürlüğümüzün orman yangınları ile mücadelede organizasyonu dünyada eşi benzeri olmayan başarılı çalışmalar yapmaktadır. Bu hususta dünyada en başarılı ülke durumundayız. Doğa ve İnsan odaklı mücadelemizde erken ve etkin müdahale ile asgari zararların olması adına başarılı çalışmalar yapılmaktadır. Adana Orman Bölge Müdürlüğümüzde bugün itibarı ile 2018 yılı için 24 adet yangın çıkmış ve 10 hektar saha zarar görmüştür. Bu durum böyle sıcak bir iklimde sevindiricidir.

Biz vatandaşlarımızın bugüne kadarki duyarlılıklarından dolayı çok memnunuz. Memleket sevdasını sözle değil canı yürekten yaşayan bölge insanımızdan yaşadıkları çevreye zarar verilmemesi adına dikkatli olmaları, ateş yakanları uyarmalarını, tehlikeli bir durum gördükleri zaman ücretsiz yangın ihbar hattı Alo 177 aramalarını talep ediyoruz.” ifadesini kullandı.