NEŞET KARADAĞ-ÖZEL
ADANA(GÜNAYDIN)-Adana’da Fettullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması (FETÖ/PDY) soruşturması kapsamında 3’ü tutuklu 23 DSİ çalışanı hakkında ‘FETÖ/PDY Terör Örgütü Üyesi’ suçundan açılan davanın ilk duruşmasında bazı sanıklar itirafta bulundu. 3 tutuklu sanığın tahliye edildiği duruşmada, DSİ’den emekli olan sanık Reşat Dündar, 17-25 Aralık sürecine kadar cemaat ile ilişkisinin olduğunu söyledi. DSİ'de şube müdürü olarak görev yaparken ihraç edilen Ali İhsan Çopuroğlu da, FETÖ/PDY yapılanması içerisinde bilerek yer almadığını iddia etti.
DSİ çalışanları ile ilgili açılan davaya Adana 11.Ağır Ceza Mahkemesi’nde başlandı. Duruşmaya sanıklar Muharrem Pazar, Ramazan Erkoç ve Ali İhsan Çopuroğlu tutuklu bulundukları cezaevinden SEGBİS yöntemiyle katıldı. Tutuksuz sanıklar Reşat Dündar, Metin Öğdür, Hüseyin Yelmen, Mustafa Kemal Yılmaz, Ahmet Göktepe, Hidayet Demirel, Murat Akın, Ali Köksal, Ali Öztürk, Ahmet Çopuroğlu, Şevki İskenderoğlu, Hacı Bekir Öztürk, Mehmet Zafer Onur, İrfan Hazır, Ural Topak, Osman Memiş, Fuat Demirel, Kadir Sabancı, Fatih Karakuş, Tuba Ünal ile avukatları da hazır bulundu.
‘AKRABASI OLDUĞUM İÇİN İŞE YERLEŞTİRDİ’
DSİ 6.Bölge Müdürlüğü’nde garson olarak çalışan Ahmet Çopuroğlu, sanıklardan Ali İhsan Çopuroğlu’nun dedesinin amcasının torunu olduğunu, kendisini yakinen tanımadığını söyledi. Söz konusu ÇALIŞDER Derneği'nin SODES aracılığı ile yaptığı kursa 2012 yılında katıldığını belirten Çopuroğlu, “Kurs bitiminde bana SODES’in desteği olan 350 TL'yi verdiler. Ali İhsan Çopuroğlu akrabası olduğum için beni DSİ’ye çaycı olarak aldı. Bu kurs kapsamında iddia edilen örgütle ilgili herhangi bir yönlendirici beyan olmadı. 2012 yılında kendisi ile daha önce birlikte çalıştığım Mansur Acar bir zarf getirerek fitre ya da zekat olarak para istemişti, ben de bu zarfa 50 TL koyarak kendisine verdim. Bu parayı hangi yapı için istediğini bilmiyorum” dedi.
‘KURS BAŞKANININ İSTEĞİ ÜZERİNE ZAMAN GAZETESİ’NE ABONE OLDUM’
SODES’in kursuna katıldığını belirten garson Osman Memiş de, kursun başkanı Ramazan Erkoç’un isteği üzerine örgütün gazetesi Zaman Gazetesi’ne abone olduğunu, fakir öğrenciler için toplandığı iddia edilen yardım için de 50 TL para verdiğini belirtti.
Gazi kontenjanı ile DSİ’ye işçi olarak giren Mustafa Kemal Yılmaz da, bir alış veriş için parasını örgüte ait olduğu iddia edilen Bank Asya’ya yatırdığını söyledi. 17-25 Aralık’tan sonra bankadan parasını çektiğini belirtti.
İTİRAFTA BULUNDU
DSİ’den emekli olan Reşat Dündar, 17-25 Aralık sürecine kadar cemaat ile ilişkisinin olduğunu söyledi. Dündar, kendisini şöyle savundu:
“Zira o dönemde cemaat bir dini ve hayır hareketi olarak görülüyor ve tüm devlet tarafından da bu şekilde yorumlanıyordu. Bu süreçte bu algı ile ben de bu yapının içerisinde sohbetlerine katılmak suretiyle yer aldım. Hatta himmet adı altında topladıkları paralara ben de katkıda bulunmaya çalıştım. Ancak, 17 Aralık itibariyle cemaat olduğu iddia eden bir yapının devleti ile kavgalı hale geldiğini ve ihanet içerisine girdiğini görmem üzerine bu yapıdan derhal ayrıldım. Bunun öncesinde 2013 yılında işçi ve esnaf sohbet grubundaydım, bu grubun da dahil olduğu Çukurova Çalışanları Kültür ve Yardımlaşma Derneği kuruluyordu, sadece kuruluş aşaması için isimler yazılırken beni de kurucu başkan olarak düşündüklerini söylediler. Ben o tarihte sohbet grubu içerisinde makine mühendisi olarak statüsü en yüksek kişilerden biriydim. Diğer kişiler genelde asgari ücretle çalışan işçilerden oluşuyordu. Ben bunun devlet aleyhine bir yapılanma olduğunu bilseydim de zaten önceden de içerisinde yer almazdım, gelinen bu noktada bu yapı ile ilgili geçmişte de yer almış olsam utanç duyuyorum.”
‘FETÖ YAPILANMASI İÇİNDE BİLEREK YER ALMADIM’
DSİ'de şube müdürü olarak görev yaparken ihraç edilen Ali İhsan Çopuroğlu, oğlunun düğününde takılan altınları Bank Asya’ya yatırdığını, 2013-2014 dönemlerinde de ÇALIŞDER’in başkanlığını yaptığını söyledi. FETÖ/PDY yapılanması içerisinde bilerek yer almadığını belirten Çopuroğlu, “Bilmeyerek yer almış olabilirim. Bugüne kadar trafik cezam dahi olmamıştır. Kurumda taşeron olarak çalışanlar ya da proje dahilindeki kursiyerlere Zaman Gazetesi’ne abone olmaları hususunda herhangi bir telkinim olmamıştır” dedi.
Diğer sanıklar da suçlamaları kabul etmedi. Bazı sanıklar çocuklarını örgütün okullarına gönderdiklerini, örgütün bankası Bank Asya’ya para yatırdıklarını ancak örgütle ilgilerinin olmadığını söyledi.
Mahkeme heyeti, tutuklu 3 sanığı yurt dışı yasağı ve kolluk birimine haftanın belli günleri imza atmak şartıyla adli kontrolle tahliye etti. Duruşma, sanıklardan Ali İhsan Çopuroğlu ve Ramazan Erkoç’un ÇALIŞDER’e ne zaman üye oldukları ve bu dernekten ne zaman üyeliklerinin silindiği, başka derneklere üyeliklerinin bulunup bulunmadığının tespit edilmesi için Adana Valiliği Dernekler Şubesi’ne yazı yazılmasına karar verilip ertelendi.
Yorumlar
Kalan Karakter: