Adana’da 6 Şubat 2017’de yargılanmaya başlayacak olan FETÖ/PDY örgütü üyesi ve örgüte finans sağladıkları iddia edilen 103 işadamı ile ilgili hazırlanan iddianamede, toplanan himmet paralarının yüzde 15’nin ABD’ye Fethullah Gülen’e gönderildiği belirtildi. Bir tanık ifadesinde, örgütün derneklerinden Anadolu Girişimci İş Adamları Derneği Genel Sekreterliğini yapan Mehmet Aydın’ın cemaatin üst kadrolarında yer aldığını iddia ederek, “..İçerisinde kaldığım dönem boyunca bu yapının sadece insanların dini duygularının istismar edilerek para topladıklarını anladım. Bununla ilgili Yüreğir ilçesinden sorumlu Mehmet Aydın ile sohbet ederken kendisi bana Adana ilinde toplanan himmet paralarının yüzde 15’nin Amerika ülkesine gönderildiğini bizzat söyledi” dedi.
Bu arada, FETÖ’nün himmet adı altında toplanan paraları da örgüte ait okullarda çalışanların üzerinden akladığı da ortaya çıktı. Örgütün bir okulunda çalışan bir kişinin iddianamede yer alan ifadesinde FETÖ’nün para aklaması şöyle gerçekleştiriliyor. “Toplanan bu Himmet paraları okulda çalışanların hesabına kısım kısım belli bir meblağı geçememek kaydıyla yatırılıp tekrar çalışanlara çektirilip elden tekrar iade alıyorlar veya banka aracılığı ile başka yerlere gönderiyorlardı….”dedi. Sanık polis memuru Kemal Aydıner’in de yaşlı bir kadının
37 adet arsanın usulsüz olarak vakıf adına aktarılması eyleminde yer aldığına da dikkat çekildi. Sanıklar arasında Fethullah Gülen’in 45 yıllık dostu Mahmut Yesari Kahraman da bulunuyor. İddianamede, Kahraman’ın, “10 yıl birlikte yan yana hizmet ettik, beraber olduk. Sonra benim devlette çalıştığım için tayinim çıktı. Zaman zaman görüştük telefonlaştık. 45 yıldır kendisini tanıyorum, takip ediyorum. Söylenenlerin yanından bile geçmemiştir. Onun yolu Allah yoludur. Ülkenin, milletin, dinin zararına olacak hiçbir işin yakınında dahi olmamıştır” dediği belirtildi.
Bazı sanıklarla ilgili suçlamalar ve tanıkların bu sanıklar hakkında verdiği ifadeler şöyle;
Şüpheli ile ilgili olarak yapılan çalışmalar ve elde edilen istihbari bilgiler neticesinde; FETÖ/PDY Silahlı terör örgütü Adana İl yapılanması içerisinde yer aldığı, yapı içerisinde il imamının yardımcısı olan Cevdet ŞEKER ile irtibatlı olduğu, AGİD isimli terör örgütüyle bağlantılı derneğe üye olduğu,
Şüpheliler arasındaki telefon irtibatı ile ilgili temin edilen HTS kayıtlarının incelenmesinde soruşturmaya konu olan şüphelilerle irtibatlı olduğunun belirlendiği,
Açık kaynak araştırması sonucu şüphelinin terör örgütü üyeleriyle birlikte faaliyette bulunduğunun anlaşıldığı,
Temin edilen Otel kayıtlarının incelenmesi sonucu, bu dosyada soruşturma yapılan şüphelilerle aynı tarihlerde örgütsel toplantı yapmak amacıyla bir araya geldiklerinin tespit edildiği,
Şüphelinin terör örgütü elebaşının talimatları doğrultusunda Bankasya’daki hesabını aktif olarak kullandığı, 17/25 Aralık sürecinden sonra para yatırma işlemleri yaptığının anlaşıldığı,
Şüphelinin örgütsel faaliyetleri gerçekleştirme kapsamında yurt dışına çıkış kaydı bulunduğunun tespit edildiği,
Toplanan delillerin değerlendirilmesi sonucu; terör örgütüyle bağlantılı derneğe üye olması, Konaklama kayıtları, açık kaynak araştırması sonucu örgüt üyeleriyle birlikte faaliyette bulunduğuna dair tespitler, terör örgütünün talimatları doğrultusunda Bankasya’da yaptığı işlemler, HTS ve Yurt dışı çıkış kayıtları dikkate alındığında şüphelinin terör örgütüne üye olarak faaliyet gösterdiği, bu şekilde müsnet suçu işlediği,
GÜLEN’İN TALİMATI İLE BANK ASYA’YA PARA YATIRDILAR
Şüpheli İbrahim Orhan GÜNDÜZ;
FETÖ/PDY silahlı terör örgütü Adana İl Yapılanması içerisinde örgüte finansal destek sağlaması amacıyla kurulan okul, vakıf, dernek, şirket vb. gibi kuruluşlar aracılığı ile himmet, bağış, zekat, burs vb adı altında para toplandığı, bu çerçevede kurulduğu değerlendirilen Çukurova Eğitim ve Kültür Vakfının yönetim profillerinin işadamlarından oluşması nedeniyle Paralel devlet yapılanması içerisinde ekonomik ihtiyaçların karşılanmasında ve mevcut nüfuzun kullanılmasında önemli bir konumda bulunduğu, vakıf aracılığı ile yurt, okul, üniversite vb. gibi binaların yapılacağı söylenerek bağış adı altında taşınmaz mal varlığı edinildiği, bu taşınmazlardan elde edilen paraların bir sistem içerisinde söz konusu yapıya aktarıldığı, bu bağlamda ilimizde faaliyet gösteren Çukurova Eğitim ve Kültür Vakfının da bu faaliyet içerisinde yer alarak finans desteği sağladığı, İbrahim Orhan GÜNDÜZ’ün de 37 adet arsanın usulsüz olarak vakıf adına tapuda tescil edilmesi eyleminde yer aldığı, ayrıca şüphelinin vakıfta muhasip olarak görev yaptığı ve aynı zamanda hakkında yapıya finansal destek sağladığı değerlendirilerek Adli Makamlarca kayyım kararı verilen Işık Özel Eğitim Kurumlarında hisse sahibi olduğu ve bir dönem Yönetim Kurulu Başkanlığı yaptığı, AGİD isimli derneğe üye olduğu,
Şüphelinin terör örgütü elebaşının talimatları doğrultusunda Bankasya’daki hesabını aktif olarak kullandığı, 17/25 Aralık sürecinden sonra para yatırma işlemleri yaptığının anlaşıldığı,
Şüpheliler arasındaki telefon irtibatı ile ilgili temin edilen HTS kayıtlarının incelenmesinde soruşturmaya konu olan şüphelilerle irtibatlı olduğunun belirlendiği,
Açık kaynak araştırması sonucu şüphelinin terör örgütü üyeleriyle birlikte faaliyette bulunduğunun anlaşıldığı,
Soruşturma sürecinde tespit edilen beyanlarda ve gizli tanık beyanında şüphelinin terör örgütü adına faaliyette bulunduğuna dair beyanlarda bulunulduğu,
Toplanan delillerin değerlendirilmesi sonucu; müşteki ve tanıkların beyanları, terör örgütüyle bağlantılı şirket ve derneklere üyeliği, çalışması ve ortaklığı, terör örgütünün talimatları doğrultusunda Bankasya’da yaptığı işlemler, HTS kayıtları dikkate alındığında şüphelinin terör örgütüne üye olarak müştekilerin dolandırılması suretiyle finansman sağlanmasında faaliyet gösterdiği, bu şekilde müsnet suçları işlediği,
ŞİRKETİN SERMAYESİNİ AZALTTILAR
Şüpheli İlhami BALTA;
FETÖ/PDY silahlı terör örgütü Adana İl Yapılanması içerisinde yer aldığı, örgütün finans desteği olarak önemli etken gördüğü okul, vakıf, dernek, şirket vb. gibi kuruluşların yönetim kadrosuna yapı içerisinde yer alan şahısları getirdikleri, bu çerçevede İlhami BALTA’nın da Burç Özel Eğitim İşletmeleri Burç okulları yönetiminde yer aldığı, ayrıca görev yaptığı dönem içerisinde Burç Özel Eğitim İşletmeleri A.Ş. de hisse sahibi olduğu, Çukurova Kültür ve Eğitim Vakfına üye olduğu,
FETÖ/PDY Adana il yapılanması içerisinde örgüte finansal destek sağladığı değerlendirilmesi üzerine hakkında kayyım ataması yapılan Burç Özel Eğitim İşletmeleri ile ilgili kayyım tarafından düzenlenen raporlarda özetle;
Şirkete ait taşınmazların değerinin altında yine aynı yapıya mensup şahıs ve kuruluşlara satışının yapıldığının tespit edildiği belirtilmiştir.
Ayrıca şirketin 01.12.2015 tarih ve 005 karar defterinde kayıtlı 8 nolu kararla şirket sermayesinin azaltılması kararı alındığı, bu karar öncesinde İlhami BALTA’nın 10.06.2015 tarihli Genel Kurul toplantısında 2400 hissesine karşılık 240.000,00 TL sermaye miktarının olduğu, alınan sermaye azaltılması kararı sonrasında 23.02.2016 tarihinde şahsa 60.000,00 TL para ödeme yapıldığı,
Şüphelinin terör örgütü elebaşının talimatları doğrultusunda Bankasya’daki hesabını aktif olarak kullandığı, 17/25 Aralık sürecinden sonra para yatırma işlemleri yaptığının anlaşıldığı,
Şüpheliler arasındaki telefon irtibatı ile ilgili temin edilen HTS kayıtlarının incelenmesinde soruşturmaya konu olan şüphelilerle irtibatlı olduğunun belirlendiği,
Soruşturma sürecinde tespit edilen gizli tanık beyanında şüphelinin terör örgütü adına faaliyette bulunduğuna dair beyanlarda bulunulduğu,
Toplanan delillerin değerlendirilmesi sonucu; terör örgütüyle bağlantılı şirket ve kurumda yönetici ve ortak olarak bulunması, vakfa üye olması, terör örgütü içinde faaliyet gösterdiğine dair gizli tanık beyanı, Kayyım heyeti raporu, terör örgütünün talimatları doğrultusunda Bankasya’da yaptığı işlemler, HTS kayıtları dikkate alındığında şüphelinin terör örgütüne üye olarak finansman sağlanmasında faaliyet gösterdiği, bu şekilde müsnet suçları işlediği,
Şüpheli İlhami KARA;
Şüphelinin FETÖ/PDY silahlı terör örgütü Adana İl Yapılanması içerisinde örgüte finansal destek sağlaması amacıyla kurulan Burç Özel Eğitim İşletmelerinde müdür olarak görev yaptığı, Aziziye Koleji Spor Kul.Der’ne üye olduğu, soruşturma sürecinde alınan beyanlarda;
“İlhami KARA isimli şahsıda tanırım. Kendisi çalıştığım okulun müdürlerinden idi. Ben Fethullah GÜLEN’in adını 2004 yılında Adana Özel Burç Okulunda işçi olarak çalışmaya başladıktan sonra duydum. Ben ve benim gibi burada çalışan işçileri ve öğrenci velilerini Zaman Gazetesine ve Sızıntı Dergisine zorla abone ettiriyorlardı ben buna birkaç defa karşı çıktım ama bunun üzerine okul idaresinde çalışan okul müdürü olan İlhami KARA, genel müdür Sultan SÖZERİ ve muhasebe müdürü Abdullah SADİOĞLU isimli şahıslar abone olacaksın olmazsan işten çıkarırız diyerek tehdit ediyorlardı bende işimden olmamak için sesimi çıkaramıyordum” şeklinde beyanda bulunulduğu,
Şüpheliler arasındaki telefon irtibatı ile ilgili temin edilen HTS kayıtlarının incelenmesinde soruşturmaya konu olan şüphelilerle irtibatlı olduğunun belirlendiği,
Açık kaynak araştırması sonucu şüphelinin terör örgütü üyeleriyle birlikte faaliyette bulunduğunun anlaşıldığı,
Temin edilen Otel kayıtlarının incelenmesi sonucu, bu dosyada soruşturma yapılan şüphelilerle aynı tarihlerde örgütsel toplantı yapmak amacıyla bir araya geldiklerinin tespit edildiği,
Şüphelinin terör örgütü elebaşının talimatları doğrultusunda Bankasya’daki hesabını aktif olarak kullandığı, 17/25 Aralık sürecinden sonra para yatırma işlemleri yaptığının anlaşıldığı,
Toplanan delillerin değerlendirilmesi sonucu; terör örgütüyle bağlantılı derneğe üye olması, eğitim kurumunda yönetici olarak çalışması, terör örgütü yararına faaliyet gösterdiğine dair beyanlar, gizli tanık beyanı, Konaklama kayıtları, açık kaynak araştırması sonucu örgüt üyeleriyle birlikte faaliyette bulunduğuna dair tespitler, terör örgütünün talimatları doğrultusunda Bankasya’da yaptığı işlemler, HTS ve Yurt dışı çıkış kayıtları dikkate alındığında şüphelinin terör örgütüne üye olarak faaliyet gösterdiği, bu şekilde müsnet suçu işlediği,
ÇALIŞANLAR ÜZERİNDEN PARALARI AKLIYORLARDI
Şüpheli İshak EKİNCİ;
Şüphelinin FETÖ/PDY silahlı terör örgütü Adana İl Yapılanması içerisinde örgüte finansal destek sağlaması amacıyla kurulan okul, vakıf, dernek, şirket vb. gibi kuruluşların tamamının bir dönem Mali Müşavirliğini yapan Zekeriye KARADUMAN ile birlikte hareket ettiği, İshak EKİNCİ’nin de hakkında FETÖ/PDY örgütüne finansal destek sağladığı değerlendirilerek kayyım kararı verilen Burç Özel Eğitim İşletmelerinin muhasebe biriminde görev yaptığı, Güneydoğu Mali Müş.ve Bağ.Den.Derneği ile Güney Özel Eğitim Kur.Derneğine üye olduğu, soruşturma sürecinde alınan bazı beyanlarda;
“Abdullah SADİOĞLU isimli şahsı tanırım kendisi benim Burç okullarında çalıştığım dönemde Muhasebe Müdürü olarak görev yapardı, Cemaat adına toplanan himmet paralarının nasıl kullanılacağını Ömer EKİNCİ, Sultan SÖZERİ ve Zekeriya KARADUMAN ile birlikte karar verirlerdi. Toplanan bu Himmet paraları okulda çalışanların hesabına kısım kısım belli bir meblağı geçememek kaydıyla yatırılıp tekrar çalışanlara çektirilip elden tekrar iade alıyorlar veya banka aracılığı ile başka yerlere gönderiyorlardı. Mesela benim başımdan böyle bir olay geçti tarihini tam olarak hatırlamıyorum ancak birkaç defa gayri resmi çek ve senetleri bana vererek Adana Bank Asya şubesine yatırmamı daha sonra da bu çek ve senetlerin karşılığını bankadan nakit olarak çekip Okulun Muhasebeden sorumlu yetkili memuru olan Abdullah SADİOĞLU’na elden teslim ettim. Oda bu şekilde nakit paraların kaydını bir ajanda da tutan şahıstır. Benim çalıştığım dönemdeki yani 2009 ile 2013 yılları arasındaki Bank Asya’daki hesabım incelendiği takdirde görülebilir. Ayrıca Benim gibi orada çalışan İshak EKİNCİ, Metin TIRAŞ, Mehmet KARAOĞLAN isimli şahıslarında aynı bankadaki hesapları incelendiğinde görülecektir.
İshak EKİNCİ isimli şahıs da benim çalıştığım dönemde aynı okulda Muhasebe Müdür yardımcısı idi, Zekeriye KARADUMAN ve Abdullah SADİOĞLU ile birlikte hareket ederdi ve ev toplantılarını organize ederdi. Aynı zamanda okul içerisinde de cemaat adına toplantılar organize ederdi.” şeklinde beyanlarda bulunulduğu,
Şüphelinin terör örgütü üyeleri arasında kullanılan şifreleme programı Bylock kullandığının yapılan sorgulama sonucu anlaşıldığı,
Şüpheliler arasındaki telefon irtibatı ile ilgili temin edilen HTS kayıtlarının incelenmesinde soruşturmaya konu olan şüphelilerle irtibatlı olduğunun belirlendiği,
Açık kaynak araştırması sonucu şüphelinin terör örgütü üyeleriyle birlikte faaliyette bulunduğunun anlaşıldığı,
Şüphelinin terör örgütü elebaşının talimatları doğrultusunda Bankasya’daki hesabını aktif olarak kullandığı, 17/25 Aralık sürecinden sonra para yatırma işlemleri yaptığının anlaşıldığı,
Toplanan delillerin değerlendirilmesi sonucu; Şifreli Bylock programını kullanması, terör örgütü ile bağlantılı derneklere üye olması, eğitim kurumunda muhasebe biriminde çalışması, terör örgütü içinde faaliyet gösterdiğine dair beyanlar, gizli tanık beyanı, terör örgütünün talimatları doğrultusunda Bankasya’da yaptığı işlemler, terör örgütü üyeleriyle birlikte hareket ettiğine dair açık kaynak araştırması sonucu elde edilen bilgiler, HTS kayıtları dikkate alındığında şüphelinin terör örgütüne üye olarak faaliyet gösterdiği, bu şekilde müsnet suçu işlediği,
KAÇAK FETÖ’CÜYE PARA GÖNDERİYORDU
Şüpheli İsmail BURAK;
FETÖ/PDY silahlı terör örgütü Adana İl Yapılanması içerisinde yer aldıkları tespit edilen şüpheliler tarafından, örgüte finans ve insan kaynağı temin etmek, örgüt mensupları tarafından himmet, zekat, burs, kurban gibi değişik adlar altında vatandaşların dini ve milli duygularının istismar edilerek toplanan kayıt dışı paraların kaynağı olarak göstermek ve suçtan elde edilen gelirlerin örgüte aktarılmasını sağlamak amacıyla ilimizde şirket, vakıf ve dernek kurdukları, örgüte finans sağlamak amacıyla toplanan yardımlar ve toplanan yardımlardan elde edilen mali kaynakların terör örgütü mensuplarınca, örgüte ait yurt dışında bulunan kuruluşlara aktarıldığı şeklinde bilgiler elde edildiği,
Toplanan delillerin değerlendirilmesi sonucu; şüpheli İsmail BURAK’ın
Kemal ELİBAL ve Meryem ELİBAL adına kayıt ve tescilli Özkoza Gıda İthalat İhr.Taah.San. ve Tic. Ltd.Şti’nde 1997 yılından bu güne kadar çalıştığı, halen şirketin yöneticisi olduğu, Kemal ELİBAL’ın talimatı ile şirketin tüm hesap hareketlerini yürüttüğü, Türkiye Finans Katılım Bankasında adına kayıtlı hesap üzerinden 31.12.2015 ile 01.08.2016 tarihleri arasında toplamda 707.137,75 TL ve 9.400 Amerikan Doları hesap hareketinin bulunduğu, Betül KARALÜRT adına olan hesapları kendisinin yönettiği ve yapılan havalelerin kendisi tarafından yapıldığını kabul ettiği, Betül KARALÜRT’ün Kemal ELİBAL’ın imam nikahlı eşi olduğu, Türkiye Finans Katılım Bankasında adına kayıtlı hesap üzerinden 31.12.2015 ile 01.08.2016 tarihleri arasında toplamda 2.778.283,45 TL, 1.316.659,79 Amerikan Doları ve 46.263 EURO hesap hareketinin bulunduğu, 200.000 Dolar + 230.000 Dolar olmak üzere toplam 430.000 Dolar Ruanda’da bulunan kendi hesabına havale yapılmış olduğu, yabancı ülkede kaçak halde bulunan şüpheli/sanık Kemal ELİBAL’a verdiği vekaletname ile kendi hesabına gönderdiği paraların Kemal ELİBAL tarafından çekildiği, iletişim tespit tutanakları, banka kayıtları, Bankasya’daki hesabında yaptığı işlemler dikkate alındığında şüpheli İsmail BURAK’ın terör örgütü üyesi Kemal ELİBAL’a gayriresmi yollardan para gönderdiği, terör örgütüne üye olarak finansman sağlanmasında faaliyet gösterdiği, bu şekilde müsnet suçları işlediği,
‘CUMHURBAŞKANINA SAVAŞ AÇTIKLARINI SÖYLÜYORDU’
Şüpheli Kadir OKUTAN;
Şüpheli ile ilgili olarak yapılan çalışmalar ve elde edilen istihbari bilgiler neticesinde; FETÖ/PDY Silahlı terör örgütü Adana İl yapılanması içerisinde yer aldığı, örgütün finans desteği olarak önemli etken gördüğü okul, vakıf, dernek, şirket vb. gibi kuruluşların yönetim kadrosuna yapı içerisinde yer alan şahısları getirdikleri, bu çerçevede Kadir OKUTAN’ın da SAMADER isimli dernekte yer aldığı,
SGK kayıtlarının tetkikinde; Kozan girişimci iş adamları derneği, irfan özel eğitim hizm.mat .rek .tic. paz.a.ş. Adana sağlık mensupları derneği, uslular dondurma gıda tekstil inşaat emlak ithalat ihracat kaydının bulunduğunun tespit edildiği,
Kozan Cumhuriyet Başsavcılığınca 2016/3209 sayılı dosyada yapılıp Yetkisizlik kararı ile gönderilen ve bu dosya ile birleştirilen soruşturmada beyanı tespit edilen Fatih ESER’in; örgütün Kozan’da düzenlediği sohbetlere iştirak ettiğini, grup hocalığını Kozan Meslek Yüksek Okulunda öğrenci olan Kadir OKUTAN’ın yaptığını, 2014 yılına kadar hocalığa devam ettiğini, terör örgütü elebaşının vaazlarını anlattığını, zaman gazetesi ve sızıntı dergisine abone bulmalarını istediğini, yardım ve himmet bulma çalışması yapmalarını istediğini, -25 Aralık sürecinden sonra Hükümete karşı düşmanca söylemlerde bulunmaya başladığını, Cumhurbaşkanına savaş açtıklarını söylediğini, AK partiye oy vermemelerinin söylendiğini, okulun bitmesi nedeniyle Kadir OKUTAN’ın Adana’ya gittiğini ifade ettiği,
Şüphelinin terör örgütü üyeleri arasında kullanılan şifreleme programı Bylock kullandığının yapılan sorgulama sonucu anlaşıldığı,
Açık kaynak araştırması sonucu şüphelinin terör örgütü üyeleriyle birlikte faaliyette bulunduğunun, Terör örgütü hakkında yürütülen soruşturmalarda alınan kararları protesto etme adı altında düzenlenen ve terör örgütünün propagandasının yapıldığı faaliyetlere, basın açıklamasına katıldığının anlaşıldığı,
Şüphelinin terör örgütü elebaşının talimatları doğrultusunda Bankasya’daki hesabını aktif olarak kullandığı, 17/25 Aralık sürecinden sonra para yatırma işlemleri yaptığının anlaşıldığı,
Şüphelinin örgütsel faaliyetleri gerçekleştirme kapsamında yurt dışına çıkış kaydı bulunduğunun tespit edildiği,
Toplanan delillerin değerlendirilmesi sonucu; Şifreli Bylock programını kullanması, terör örgütü ile bağlantılı derneğe üye olması, terör örgütünün talimatları doğrultusunda Bankasya’da yaptığı işlemler, terör örgütü üyeleriyle birlikte hareket ettiğine dair açık kaynak araştırması sonucu elde edilen bilgiler, Yurt dışı seyahat kayıtları dikkate alındığında şüphelinin terör örgütüne üye olarak faaliyet gösterdiği, bu şekilde müsnet suçu işlediği,
Şüpheli Kamil ÜZÜM;
Şüpheli ile ilgili olarak yapılan çalışmalar ve elde edilen istihbari bilgiler neticesinde; FETÖ/PDY Adana İl Yapılanması içerisinde yer aldığı, örgütün finans desteği olarak önemli etken gördüğü okul, vakıf, dernek, şirket vb. gibi kuruluşların yönetim kadrosuna yapı içerisinde yer alan şahısları getirdikleri, bu çerçevede Kamil ÜZÜM’ün de KHK ile kapatılan AGİD derneğinde Genel Sekreter olarak görev yaptığı, yine aynı şekilde yapı ile iltisaklı olan SAMADER isimli dernekte de görev aldığı,
SGK kayıtlarının tetkikinde; Adana Sağlık Mensupları Derneği, Adana Anadolu Girişimci İş Adamları Derneği, Adana Ceyhan Girişimci İşadamları Derneği,
Bereket Eğitim Pan.Turizm İşletmeleri A.Ş.,Elbistan Safa Özel öğretim Hiz.Eğitim Araç San. ve Tic.A.Ş.,Gaziantep Özel Işık eğitim İşletmeleri A.Ş.,Adana Körfez Kül.ve Eğt.Vak., Özel Nesim Eğt.Mrk İskenderun isimli dernek ve kurumlarda kaydının bulunduğunun tespit edildiği,
Şüphelinin terör örgütü üyeleri arasında kullanılan şifreleme programı Bylock kullandığının yapılan sorgulama sonucu anlaşıldığı,
Şüpheliler arasındaki telefon irtibatı ile ilgili temin edilen HTS kayıtlarının incelenmesinde soruşturmaya konu olan şüphelilerle irtibatlı olduğunun belirlendiği,
Temin edilen Otel kayıtlarının incelenmesi sonucu, bu dosyada soruşturma yapılan şüphelilerle aynı tarihlerde örgütsel toplantı yapmak amacıyla bir araya geldiklerinin tespit edildiği,
Şüphelinin terör örgütü elebaşının talimatları doğrultusunda Bankasya’daki hesabını aktif olarak kullandığı, 17/25 Aralık sürecinden sonra para yatırma işlemleri yaptığının anlaşıldığı,
Açık kaynak araştırması sonucu şüphelinin terör örgütü üyeleriyle birlikte faaliyette bulunduğunun, propaganda amaçlı gerçekleştirilen yurt dışı gezilerine katıldığının, üyesi olduğu terör örgütüyle bağlantılı AGİD isimli derneğin düzenlediği, Cezayir ülkesi gezisine dernek genel sekreteri olarak katıldığının anlaşıldığı,
Toplanan delillerin değerlendirilmesi sonucu; Şifreli Bylock programını kullanması, terör örgütü ile bağlantılı dernek ve kurumlara üye olması, çalışması, Konaklama kayıtları, terör örgütünün talimatları doğrultusunda Bankasya’da yaptığı işlemler, terör örgütü üyeleriyle birlikte hareket ettiğine dair açık kaynak araştırması sonucu elde edilen bilgiler, HTS kayıtları dikkate alındığında şüphelinin terör örgütüne üye olarak faaliyet gösterdiği, bu şekilde müsnet suçu işlediği,
POLİS BUNU YAPARSA!
Şüpheli Kemal AYDINER;
Şüphelinin Adana İl Emniyet Müdürlüğünde Polis Memuru olarak görev yaptığı, 37 adet arsanın usulsüz olarak vakıf adına aktarılması eyleminde yer aldığı, soruşturma sürecinde beyanlarda;
“İlk başta bir öğretmenin evimize gönderilerek annemin durumunun tespit edilmesi, sonrasında sözde bize yardımcı olmak için Avukat gönderilmesi, bu avukat aracılığı ile bilgimiz dışında tanımadığımız bir şahsa vekalet verilmesi, bu vekalet ile de 37 adet arsanın da kendilerine aktarılması sürecinin organize bir şekilde yapıldığını, bundan dolayı Avukat Ruhi HALLAÇOĞLU, Ahmet TIKNAZ, Kemal AYDINER ve öğretmen olduğu söylenen Mustafa isimli şahıs ile arsalarımızın alındığı Çukurova Eğitim ve Kültür Vakfından davacı ve şikayetçiyim” şeklinde beyanda bulunulduğu,
Şüpheli Ruhi HALLAÇOĞLU’nun, Ayşe ULUBAŞ adına 37 adet arsasının şahsın yaşlı ve okuma yazma bilmemesinden faydalanılarak işlemleri takip etmesi adı altında 15.09.2006 tarihinde vekalet çıkarttığı, bu tarihten 4 gün sonra Ayşe ULUBAŞ’ı tekrar notere götürerek bilgisi dışında sözde arsaların Ahmet TIKNAZ’a satışı ve aynı zamanda da Kemal AYDINER’e vekalet verildiğine dair işlemleri yaptırdığı, Kemal AYDINER’in de çıkartılan bu vekalet ile de 2012 yılında Ahmet TIKNAZ’a satış yaptığı, satışın yapıldığı tarihte Hakkari Yüksekova ilçesinde görevli iken 4 gün rapor alıp Adana ilinde satışın yapılmasını sağladığı, şüphelinin HTS kayıtlarında yapılan incelemede, söz konusu satışın yapıldığı 20.12.2012 tarihinden önce 04.12.2012 tarihinde vakfın mali müşaviri olan Zekeriye KARADUMAN ile irtibatının olduğu, aynı şekilde satış öncesi ve satış günü Ahmet TIKNAZ ile de irtibat kurduğunun anlaşıldığı, yapılan satış işleminden kısa bir süre sonra da Ahmet TIKNAZ tarafından vakıf adına bağışta bulunulduğu, bu şekilde şüpheli Kemal AYDINER’in belirtilen eylemin içerisinde yer alarak 37 adet taşınmazın usulsüz olarak yapıya aktarılması, müştekilerin dolandırılması suretiyle terör örgütüne finansal destek sağlanması eyleminde bulunduğu,
Şüphelinin terör örgütü üyeleri arasında kullanılan şifreleme programı Bylock kullandığının yapılan sorgulama sonucu anlaşıldığı,
Şüpheliler arasındaki telefon irtibatı ile ilgili temin edilen HTS kayıtlarının incelenmesinde soruşturmaya konu olan şüphelilerle irtibatlı olduğunun belirlendiği,
Şüphelinin terör örgütü elebaşının talimatları doğrultusunda Bankasya’daki hesabını aktif olarak kullandığı, 17/25 Aralık sürecinden sonra para yatırma işlemleri yaptığının anlaşıldığı,
Toplanan delillerin değerlendirilmesi sonucu; Şifreli Bylock programını kullanması, müşteki ve tanıkların beyanları, terör örgütünün talimatları doğrultusunda Bankasya’da yaptığı işlemler, HTS kayıtları dikkate alındığında şüphelinin terör örgütüne üye olarak müştekilerin dolandırılması suretiyle finansman sağlanmasında faaliyet gösterdiği, bu şekilde müsnet suçları işlediği,
Şüpheli Kurtuluş ULULAR;
Şüphelinin 25/02/2015 tarihinde Metropolitan Education Consulting Services Llc isimli terör örgütüyle bağlantılı şirkete 250 Dolar para gönderdiğinin tespit edildiği,
Şüphelinin ikametinde yapılan aramada terör örgütü üyelerince tanınma simgesi olan ve örgüt elebaşı Fetullah Gülen tarafından gönderildiğine inanılan 17 adet 1 dolarlık banknotun ele geçirildiği,
Toplanan delillerin değerlendirilmesi sonucu; şüphelinin Masak raporunda belirtildiği üzere terör örgütü ile bağlantılı yurt dışındaki şirkete para transferi yaptığı, evinde bulunan terör örgütünün tanınma ve örgüt elebaşı tarafından gönderildiğine, manevi değeri olduğu inanılan 1 dolarlık banknotların bulunması dikkate alındığında şüphelinin terör örgütü adına faaliyette bulunarak örgüte finansman sağlamada faaliyet gösterdiği, bu şekilde müsnet suçları işlediği,
FETTULLAH GÜLEN’İN 45 YILLIK DOSTU
Şüpheli Mahmut Yesari KAHRAMAN;
Şüpheli ile ilgili olarak yapılan çalışmalar ve elde edilen istihbari bilgiler neticesinde; şüphelinin Adana İl yapılanması içerisinde yer aldığı, daha önce imam olarak Diyanet Başkanlığında görev aldığı ve bir dönem terör örgütü elebaşı Fetullah GÜLEN ile birlikte İzmir de birlikte görev yaptıkları, örgütün finans desteği olarak önemli etken gördüğü okul, vakıf, dernek, şirket vb. gibi kuruluşların yönetim kadrosuna yapı içerisinde yer alan şahısları getirdikleri, bu çerçevede Mahmut Yesari KAHRAMAN’ın da FETÖ/PDY ile iltisaklı olması nedeniyle KHK ile kapatılan Çukurova Eğitim ve Kültür Vakfı Yönetim Kurulu Üyeliği yaptığı,
Şüpheliler arasındaki telefon irtibatı ile ilgili temin edilen HTS kayıtlarının incelenmesinde soruşturmaya konu olan şüphelilerle irtibatlı olduğunun belirlendiği,
Terör örgütüne karşı yapılan soruşturmalarda alınan kararları protesto etme bahanesi ile terör örgütünce düzenlenen ve örgüt propagandasının yapıldığı faaliyetlere, basın açıklamasına katıldığının açık kaynaklarda yapılan araştırma sonucu tespit edildiği, şüphelinin terör örgütü yayın organına verdiği röportajda; Zaman okuru Mahmut Yesari Kahraman ise Avrupa Parlamenterler Konseyi’nin kararına göre Türkiye’nin AB’nden uzaklaştığını vurgulayarak, "Dolayısı ile özellikle basına özgürlükler konusunda Türkiye freni boşalmış, aşağıya hızla giden bir araç gibidir. Nereye çarpacağı belli değildir. Yazıklar olsun. İnşallah yöneticilerin aklı başına gelir; ülkeyi sahili selamete çıkarırlar." dedi.
Fethullah Gülen Hocaefendi’yle 1969 Yılında Tanışan Mahmut Yesari Kahraman, Ona Ve Hizmet Hareketi’ne Yönelik Karalama Kampanyasına Anlam Veremediğini Söylüyor.
Fethullah Gülen Hocaefendi’ye miting meydanlarından hakaret ve iftiralar yağdıran Başbakan Tayyip Erdoğan’a tepkiler çığ gibi. Hocaefendi’nin 45 yıllık dostu Mahmut Yesari Kahraman, Başbakan’ı dinleyince şoke olduğunu söyledi. Kahraman, “Hayatımda 15 başbakan gördüm, hiçbiri Hocaefendi’ye böyle iftira atmamıştı.” dedi.
Mahmut Yesari Kahraman, Fethullah Gülen Hocaefendi’yi 1969 yılında tanımış. O yıl İzmir Yüksek İslam Enstitüsü’nü kazanan ancak barınacak yer sorunu yaşayan Kahraman, ‘Kestanepazarında himmet sahibi bir vaiz var o senin sorununu çözer.’ cevabını almış. “Gittim, tanıştım ve benim bu sıkıntımı çözdü. Hocaefendi’nin yardımlarıyla okuluma devam edebildim.” diyen Kahraman, Hocaefendi ile ilerleyen dönemde dost olmuş. Fethullah Gülen’e yönelik ağır ve mesnetsiz ithamların kendisini derinden yaraladığını anlatan Kahraman, “10 yıl birlikte yan yana hizmet ettik, beraber olduk. Sonra benim devlette çalıştığım için tayinim çıktı. Zaman zaman görüştük telefonlaştık. 45 yıldır kendisini tanıyorum, takip ediyorum. Söylenenlerin yanından bile geçmemiştir. Onun yolu Allah yoludur. Ülkenin, milletin, dinin zararına olacak hiçbir işin yakınında dahi olmamıştır.” diyor.
Mahmut Yesari Kahraman, karalama kampanyasının Başbakan Tayyip Erdoğan’ın öncülüğünde yürütülmesine de içerliyor. AK Parti’ye 12 yıl boyunca oy verdiğini ifade eden Kahraman şöyle konuşuyor: “Birdenbire bu halet-i ruhiyeye sahip olmasını anlayamıyorum. Ben başbakan olarak Adnan Menderes, İsmet İnönü, Süleyman Demirel, Suat Hayri Ürgüplü, Naim Talu, Ferit Melen, Nihat Erim, Bülent Ecevit, Turgut Özal, Yıldırım Akbulut, Mesut Yılmaz, Tansu Çiller, Necmettin Erbakan, Abdullah Gül ve Recep Tayyip Erdoğan’ı gördüm. Menderes hariç hepsinin döneminde Hocaefendi vardı, hizmet ediyordu. Hiçbiri bu şekilde davrandı mı? 4 ay öncesine kadar Erdoğan da aynı şekilde taltif ediyordu. Ne oldu ki birkaç ay içinde bu hale geldi. Bu etrafındaki insanlara dikkat etsin. Yanına topladığı danışmanlara dikkat etsin, onlar ülkenin hayrına çalışan kişiler değil. Şu anda akıl tutulması yaşıyor. Türkiye’nin bundan acil kurtulması lazım. 45 yıldır Hocaefendi’yi tanıyorum, ne yanlışını gördüm ne duydum. Hizmetten başka düşüncesi yoktur.”
Onu Yakından Tanıyanlar İftiralara Nasıl Alet Oluyor, Anlayamıyorum
Kahraman, yıllardır Hocaefendi’nin yanında kalan ve onun himmetleriyle okuyan bazı talebelerinin bugün çıkıp iftiralara ortak olmasına anlam veremediğini de vurguluyor. “1969 yılından beri tanıdığım Hocaefendi’de hiçbir sapma, yanlışlık görmedim.” tespitinde bulunan Kahraman, şunları dile getiriyor: “40-45 yıl önce Latif isminde bir arkadaş vardı. O öğrenciydi tanıyordum. Sonra kaybettim. Bu olaylar vesilesiyle televizyona çıkınca hatırladım ve hayal kırıklığı yaşadım. O zaman hocamızın yanında kalan, barınan, onun himmetine mazhar olmuş bir insan nasıl hocamızın aleyhinde böyle pervasızca konuşur. Görünce adeta uykularım kaçtı. Bu tip arkadaşlar tek tük olsa da çıktı. 1960’tan beri hocamızın gayretiyle yüz binlerce kişi okudu. Zaman içinde dalalete düşebilirsin, fikrin değişir ama iftira atılmamalı. Bu tip insanların kendilerine de gittikleri insanlara da hayrı yok, Başbakan’a da hayrı yok.”şeklinde terör örgütü içinde faaliyet gösterdiğine ve terör örgütü elebaşını öven konuşma yaptığının anlaşıldığı,
Toplanan delillerin değerlendirilmesi sonucu; terör örgütüyle bağlantılı vakfın yöneticilerinden olması, terör örgütü üyeleriyle birlikte hareket ettiğine dair açık kaynak araştırması sonucu elde edilen bilgiler, terör örgütü yayın organı ile yaptığı röportajın içeriği, terör örgütü elebaşıyla yakın dostluğu, HTS kayıtları dikkate alındığında şüphelinin terör örgütüne üye olarak faaliyet gösterdiği, bu şekilde müsnet suçu işlediği,
Şüpheli Mehmet ŞAŞMAZ;
KHK ile kapatma kararı verilen Işık dershanelerinde öğretmenlik yaptığı,
Şüphelinin terör örgütü üyeleri arasında kullanılan şifreleme programı Bylock kullandığının yapılan sorgulama sonucu anlaşıldığı,
Terör örgütüne karşı yapılan soruşturmalarda alınan kararları protesto etme bahanesi ile terör örgütünce düzenlenen ve örgüt propagandasının yapıldığı faaliyetlere, basın açıklamasına katıldığının açık kaynaklarda yapılan araştırma sonucu tespit edildiği,
Şüphelinin terör örgütü elebaşının talimatları doğrultusunda Bankasya’daki hesabını aktif olarak kullandığı, 17/25 Aralık sürecinden sonra para yatırma işlemleri yaptığının anlaşıldığı,
02.08.2016 tarihinde şüphelilerin yakalanmasına yönelik yapılan ev aramaları sırasında kolluk görevlileri şüphelinin ikamet adresine gittiği, kapının defalarca çalınmasına karşı açılmadığı, bina girişine gelindiğinde yerde atılı vaziyette laptop görüldüğü, tekrar ikamete geçildiğinde ise bu kez kapının açıldığı, ikametin 8. Kat ve binanın en üst kat olması nedeniyle bina damına bakıldığında da çok sayıda atılı ve dağınık şekilde harddisk, cep telefonu ve flasbellek ele geçirildiği, ikamet adresinde yapılan aramada;1 adet Kırık Testi isimli Yazarı M.Fetullah GÜLEN olan kitap,1 adet Bir İcaz Hecelemesi isimli Yazarı M.Fetullah GÜLEN olan kitap,1 adet Sonsuz Nur isimli Yazarı M.Fetullah GÜLEN olan kitap,1 adet Sohbet Atmosferi isimli Yazarı M.Fetullah GÜLEN olan kitap ile 4 adet CD’nin ele geçirildiği,
Toplanan delillerin değerlendirilmesi sonucu; Şifreli Bylock programını kullanması, terör örgütü ile bağlantılı kurumlarda çalışması, terör örgütünün talimatları doğrultusunda Bankasya’da yaptığı işlemler, terör örgütü üyeleriyle birlikte hareket ettiğine dair açık kaynak araştırması sonucu elde edilen bilgiler, ev araması sırasındaki tavırları ve aramada ele geçen örgütsel malzemeler dikkate alındığında şüphelinin terör örgütüne üye olarak faaliyet gösterdiği, bu şekilde müsnet suçu işlediği,
Şüpheli Mehmet TAŞKIRAN;
Şüphelinin FETÖ/PDY silahlı terör örgütü Adana İl Yapılanması içerisinde yer aldığı, örgütün finans desteği olarak önemli etken gördüğü okul, vakıf, dernek, şirket vb. gibi kuruluşların yönetim kadrosuna yapı içerisinde yer alan şahısları getirdikleri, bu çerçevede Mehmet TAŞKIRAN’ın da Çukurova Eğitim ve Kültür Vakfı Başkan yardımcılığı, Anadolu Girişimci İş Adamları Derneği üyeliği ve Burç Özel Eğitim İşletmeleri Burç okulları yönetiminde yer aldığı, ayrıca görev yaptığı dönem içerisinde Burç Özel Eğitim İşletmeleri A.Ş. de hisse sahibi olduğu, alınan beyanda;
Şirket sermayesinin azaltılması kararı alındığı, bu karar öncesinde Mehmet TAŞKIRAN’ın 10.06.2015 tarihli Genel Kurul toplantısında 240 hissesine karşılık 240.000,00 TL sermaye miktarının olduğu, alınan sermaye azaltılması kararı sonrasında 29.02.2016 tarihinde şüpheliye 734.000,00 TL para ödeme yapıldığı,
Şüphelinin terör örgütü elebaşının talimatları doğrultusunda Bankasya’daki hesabını aktif olarak kullandığı, 17/25 Aralık sürecinden sonra para yatırma işlemleri yaptığının anlaşıldığı,
Şüpheliler arasındaki telefon irtibatı ile ilgili temin edilen HTS kayıtlarının incelenmesinde soruşturmaya konu olan şüphelilerle irtibatlı olduğunun belirlendiği,
Şüphelinin örgütsel faaliyetleri gerçekleştirme kapsamında yurt dışına çıkış kaydı bulunduğunun tespit edildiği,
Toplanan delillerin değerlendirilmesi sonucu; terör örgütüyle bağlantılı vakıf, şirket ve derneklere üyeliği, çalışması ve ortaklığı, Kayyım raporu, terör örgütü içinde faaliyet gösterdiğine dair beyan, terör örgütünün talimatları doğrultusunda Bankasya’da yaptığı işlemler, HTS ve yurt dışı seyahat kayıtları dikkate alındığında şüphelinin terör örgütüne üye olarak finansman sağlanmasında faaliyet gösterdiği, bu şekilde müsnet suçları işlediği,
Şüpheli Mehmet ÖZDOĞRU;
Şüphelinin Özdoğrular Serbest Muhasebeciler isimli işyerinin yetkilisi olduğu, terör örgütüyle bağlantılı Çukurova Kültür ve Eğitim Vakfı ve AGİD derneğinde üyeliği bulunduğu, FETÖ/ PDY Adana İl yapılanması ile ilgili soruşturma sürecinde tespit edilen bilgi ve bulgular ile birlikte söz konusu yapı ile ilgili düzenlenen değişik emniyet raporlarında ve Cumhuriyet Başsavcılıklarınca yürütülen soruşturmalardan; örgütün Adana il yapılanması içerisinde finansal destek sağlanması amacıyla himmet, kurban, bağış, gazete aboneliği, burs vb. adı altında paraların toplanılması amacıyla gruplar halinde toplantılar organize edildiği, katılımcılarına göre mütevelli, iş adamları, esnaflar vb. şeklinde organize edilen ayrı ayrı gruplar halinde toplantılar yapıldığı ve bu gruplarda katılanların dini duygularının istismar edilerek yapıya finansal destek sağlandığı, soruşturma sürecinde alınan bazı beyanlarda;
Alınan Bilgi sahibi ifadesinde özetle; “2009 yılında Özdoğrular Muhasebe sahibi Mehmet ÖZDOĞRU’ nun tavsiyesi üzerine ticari faaliyetlerimi geliştirmek amacı ile AGİD’ e üye oldum, 1 yıllık aidat paramı ödedim, başkada herhangi bir aidat parası ödemedim, üyelik süreci içerisinde hiçbir şekilde toplantılara davet edilmedim. Zaman Gazetesi aboneliğim AGİD’ e üyeliğimin öncesine dayanmaktadır ” şeklinde beyanlarda bulunulduğu,
Şüpheliler arasındaki telefon irtibatı ile ilgili temin edilen HTS kayıtlarının incelenmesinde soruşturmaya konu olan şüphelilerle irtibatlı olduğunun belirlendiği,
Şüphelinin terör örgütü elebaşının talimatları doğrultusunda Bankasya’daki hesabını aktif olarak kullandığı, 17/25 Aralık sürecinden sonra para yatırma işlemleri yaptığının anlaşıldığı,
Toplanan delillerin değerlendirilmesi sonucu; terör örgütüyle bağlantılı vakıf ve derneğe üye olması, terör örgütünün talimatları doğrultusunda Bankasya’da yaptığı işlemler, terör örgütü üyeleriyle birlikte hareket ettiğine dair bilgi sahibi kişilerin beyanları, HTS kayıtları dikkate alındığında şüphelinin terör örgütüne üye olarak faaliyet gösterdiği, bu şekilde müsnet suçu işlediği,
HİMMETLERİN YÜZDE 15’İ ABD’YE GİDİYORDU
Şüpheli Mehmet AYDIN;
FETÖ/ PDY silahlı terör örgütü Adana İl yapılanması ile ilgili soruşturma sürecinde SGK kayıtlarında Burç Özel Eğitim A.Ş., Ceyhan Işık Özel Eğitim İşletmeleri A.Ş., Melikşah Eğitim A.Ş., Anadolu Girişimci İş Adamları Derneği, OSAŞ Osmaniye Özel Eğitim İşletmeleri A.Ş. ve Gaziantep Zirve Üniversitesinde kaydının bulunduğu, örgütün finans desteği olarak önemli etken gördüğü okul, vakıf, dernek, şirket vb. gibi kuruluşların yönetim kadrosuna yapı içerisinde yer alan şahısları getirdikleri, bu çerçevede Mehmet AYDIN’ın da Anadolu Girişimci İş Adamları Derneği Genel Sekreterliği yaptığı ve hakkında örgüte finansal destek sağladığı değerlendirilerek kayyım ataması yapılan Burç Özel Eğitim İşletmeleri ve Özel Işık Eğitim İşletmelerinde görev aldığı, örgütün Adana il yapılanması içerisinde finansal destek sağlanması amacıyla himmet, kurban, bağış, gazete aboneliği, burs vb. adı altında paraların toplanılması amacıyla gruplar halinde toplantılar organize edildiği, katılımcılarına göre mütevelli, iş adamları, esnaflar vb. şeklinde organize edilen ayrı ayrı gruplar halinde yapılan toplantılarda grup sorumlusu olduğu ve bu gruplarda katılanların dini duygularının istismar edilerek sohbet hocalığı adı altında para toplayarak yapıya finansal destek sağladığı, soruşturma sürecinde alınan bazı beyanlarda;
“Sonuç olarak içerisinde kaldığım dönem boyunca bu yapının sadece insanların dini duygularının istismar edilerek para topladıklarını anladım. Bununla ilgili Yüreğir ilçesinden sorumlu Mehmet AYDIN ile sohbet ederken kendisi bana Adana ilinde toplanan himmet paralarının %15 nin Amerika ülkesine gönderildiğini bizzat söyledi.”
“Fetullah GÜLEN’ nin üst kadrolarından Mehmet AYDIN isimli şahıs bana yılını hatırladığım bir zamanda sana 12 öğrenci bursu yazdık. Bende kendisine bu parayı ben bulamazsam ne yaparım diye sorduğumda, Mehmet AYDIN bana bin cemaat üyesinin parasını bulamadığını ve arabasını sattığını, diğer cemaat üyesinin ise evde bulunan altınlarını sattığını söyleyerek bana örnekler verdi. Bende Mehmet AYDIN isimli şahsa kabul edemeyeceğimi söyledim. Ayrıca grup hocaları 7-8 ayda bir değişmekteydi. Bir süre Eyüp AKGEMCİ, bir süre Mehmet AYDIN ve Ahmet IŞIK isimli şahısta grup imamlığı yaptı. Ben himmet, burs ve diğer adlar altında Ahmet IŞIK, Ahmet DİNÇ, Eyüp AKGEMCİ, Volkan, Mehmet AYDIN isimli şahıslara elden paraları vermekteydim. Ayrıca ismini hatırlayamadığım muhasebeci gelerek benden para alırdı. Ben bu cemaate 6-7 yıl kadar cemaat içerisinde bulundum ve bu süre zarfı içerisinde kendilerine yaklaşık 50.000.00 TL civarında himmet, burs ve diğer ödemeler altında para verdim. Bu paraların hiç birisinde de makbuz vermediler.”
“Bu toplantılar ilk zamanlar Taşköprü civarında Zaman Gazetesinin bulunduğu binanın üst katlarında yapılıyordu. Yaklaşık bir yıl kadar sonra Mehmet AYDIN isimli Cemaat Hocasının yöneticilik yaptığı gruba dahil oldum. Mehmet AYDIN isimli grup hocası daha çok cemaat faaliyetlerin yürütülmesi aşamasında toplantılar yürütmekteydi. Bu grup içerisinde yapılan toplantılara katılanların isimlerini şu anda hatırlamıyorum. Bu toplantılarda Mehmet AYDIN Hoca Bana Türkçe Olimpiyatlarında gelen kişilerin bir kısmının misafir olarak ağırlanması yönünde görevler üstlendiriyordu. Öğrencilerin ağırlanması sadece gelen gurupla ilgilenme ve yemek giderleri gibi giderlerden oluşmaktaydı. Bunun yanında şu anda tam adresini hatırlamadığım Mavi Bulvar üzerinde bir öğrenci evinin iaşe giderlerinin bir kısmının karşılanması Mehmet Hocanın yönlendirmesi ile üstlenmiştim. Benim tarafımdan bu ev için yıllık olarak istenilen para 10.000 TL gibi para olmasına rağmen ben 2010 ve 2011 yıllarında üst üste 6.000TL ve 8.000TL olarak ödemeler yaptım.”
Şüphelinin terör örgütü elebaşının talimatları doğrultusunda Bankasya’daki hesabını aktif olarak kullandığı, 17/25 Aralık sürecinden sonra para yatırma işlemleri yaptığının anlaşıldığı,
Şüpheliler arasındaki telefon irtibatı ile ilgili temin edilen HTS kayıtlarının incelenmesinde soruşturmaya konu olan şüphelilerle irtibatlı olduğunun belirlendiği,
Toplanan delillerin değerlendirilmesi sonucu; FETÖ/PDY silahlı terör örgütü tarafından görevlendirilmesi nedeniyle farklı illerde faaliyet yürütmesi, görevlendirildiği yerlerde bulunan terör örgütüyle bağlantılı kurumlarda kaydının olması, terör örgütü içinde para toplama, finans sağlama faaliyetinde bulunduğuna dair beyanlar, terör örgütünün talimatları doğrultusunda Bankasya’da yaptığı işlemler, HTS ve Konaklama kayıtları dikkate alındığında şüphelinin terör örgütüne üye olarak finansman sağlanmasında faaliyet gösterdiği, bu şekilde müsnet suçları işlediği,
Yorumlar
Kalan Karakter: