HAYDAR ŞENGÜLADANA (GÜNAYDIN) Düzenlenen eyleme Memur-Sen İl Temsilcisinin yanı sıra Memur- sene bağlı Şube başkanları, Yönetim kurulu üyeleri ve Üyeler katıldı. Ayrıca ASİM Başkanı , Üyeleri ve vatandaşlar katıldı.
Memur-sen İl Temsilcisi Bekir Nennioğlu yapmış olduğu açıklamada şu görüşlere yer verildi:
“Bugün Türkiye genelinde Siyonist İsrail’in yaptığı soykırımı lanetlemek, Filistinli kardeşlerimizin yanında olduğumuzu göstermek için alanlardayız.
Aynı anda Ankara’da büyük bir mitingle Siyonist katliamı lanetliyor, bütün Türkiye’den ses veriyoruz.
‘Zulmün olduğu yerde tarafsızlık namussuzluktur’ diyerek Siyonizme karşı onurluca direnen kardeşlerimize omuz vermek, kutlu direnişi selamlamak için buradayız. İki yüzlü suskunluğa karşı insanlık onurunu haykırmak için buradayız.
Ve dünyanın tüm iyi insanlarına “zulmün ateşi insanlığı kuşatıyor” uyarısında bulunmak için buradayız.
Sözün bittiği yerdeyiz. İki yüzlülüklerin zulmü azdırdığı zamandayız. Soykırımcı Siyonistler Filistin’de katliam yaparken, Susanların kıyameti zorladığı zamandayız. Evet, bugün Filistin’de mazlumların kanı üzerine kurulmuş bir rejim var.
O şebekeye kimileri devlet diyor. Hayır, İsrail bir devlet değildir. İsrail, emperyalizm tarafından kurulmuş ve desteklenen bir terör örgütüdür.
İsrail, bütün dünyaya kötülük yayan, soykırımcı bir organizasyondur.
Bu rejime karşı direnen bir avuç insan, Bugün, bütün dünyanın onurunu tutmaya çalışan o halk katlediliyor. İnsanlık nerede? Onur nerede?
Bugün Filistin’de can pazarı kurulmuş…
Gazze’de çocuklar ölüyor! Kan üzerine yükselmiş Batı Medeniyeti katille aynı safta…
Ey insanlık neredesin? Biz biliyoruz, Filistin’de kardeşlerimiz onurlarıyla şehit oluyor.
Dünyanın kötülüğü ise geride kalanların yakasına yapışıyor.
Şu vahşetin ortasında kan ve irinden beslenen siyonistlerin söylediklerine bakın, nasıl bir kötülükle karşı karşıya olduğumuzu daha iyi anlarsınız…
İsrail savunma bakanı çıkıyor, Filistinliler hakkında, ‘onlar insan değil, hayvanlarla savaşıyoruz’ diyor.
Kötülüğün görüntüsü Netanyahu ‘Gazze’yi dümdüz edeceğiz’ diyor.
Sözde sağlık bakanı, ‘hastanelere başvuran Filistinlileri tedavi etmeyeceğiz’ diyor. Hatta ‘hastanede yatan Filistinliler infaz edilebilir’ diyerek kutsal bir mesleği terör aracına dönüştürüyor.
Sözde Cumhurbaşkanları, ‘Elektrik, su, yiyecek verilmeyecek. Ulaştırmaya çalışan araçlar vurulacak’ derken, sözde bir milletvekili, ‘nükleer silah kullanmalıyız’ diyebiliyor.
Değerli kardeşlerim, her savaşın bir hukuku vardır.
Bütün mahlukatta bir denge vardır.
Fakat bu kandan, irinden beslenen örgüt, vahşetini sınırlayacak hiçbir değere, hukuka sahip değil.
Bakın, insanlıktan çıkmış sözde savunma bakanları ne diyor…
‘Askerler her şeyi yapabilir. Hiçbir yaptığı için sorumlu değiller, yargılanmayacaklar…’
ABD’li bir senatör ise ‘Bu bir din savaşı. Her yeri bombalamalıyız…” diyerek kötülük rejimine dini bir kılıf geçiriyor.
Gerçekler bunlar aziz kardeşlerim…”
Yorumlar
Kalan Karakter: