Yarın geç olabilir!!!

Dünyanın olduğu kadar ülkemizin ve kentimizin de kanayan yarası uyuşturucu bağımlılığı her geçen gün artıyor. *** Uyuşturucu kullanmak için önce bulmak, daha öncede yetiştirmek gerekiyor. *** Her ne hikmetse ortaokula kadar düşmüş uyuşturucu kullanma yaşı… Bunun önüne geçmenin en büyük formülü, üretimini engellemek, diğer formül ise satışına izin vermemektir. Çocukların ve gençlerin uyuşturucu kullanmaması için, dikkatlerinin daha yararlı olan, spor ve sosyal aktivitelere yönelmesi muhakkaktır. *** Spor ve sosyal aktivite alanları oluşturan yerel yönetim ve sivil toplum örgütlerimiz daha çok istişare yaparak, bu alanlardaki aktiviteleri artırmaları önemli rol oynamaktır. “Ben saha yaptın, çıkıp oynasınlar” demekle olmuyor sosyal belediyecilik anlayışı. *** Kent bünyesinde oluşturulacak geniş katılımlı bir organizasyonla, bu illetin önüne nasıl geçilebilirin hesabı daha net yapılabilir. *** Adana Emniyet Müdürlüğü son zamanlarda yaptığı ‘torbacı’ operasyonuyla, bu yönde büyük bir ilerleme kaydettiyse de, gençlerin kullanmaması ve bu işten büyük para kazananların da üretmemesi için diğer kurum ve kuruluşlar da el ele vermeli. *** Bu illeti, kimin, ne zaman, nerede kullanacağı hiç mi hiç belli değil… Allah muhafaza, bir gün bakmışsınız, sizin çocuğunuz da uyuşturucu illetinin pençesine düşmüş… *** O nedenle, her genci kendi çocuğumuzun yerine koyarak, uyuşturucu illetiyle mücadeleye zaman ayırmalıyız. Çünkü, her kararan gelecek, kentimizin, ülkemizin geleceğinde yara olacaktır. Bu yarayı bugün tedavi etmezsek, ileride önü alınmaz bir sorun haline gelebilir. *** Kamu kurum ve kuruluşları başta olmak üzere, sivil toplum örgütleri ve halk elele verip, gün geçtikçe çocuklarımıza yakınlaşan uyuşturucu illetine ‘dur’ demenin vakti geldi de geçiyor bile… *** İnsan, bu tür olayları yaşamazsa bilemez… Ancak, evladı uyuşturucu batağına saplanmış ailelere sorarsınız, “Allah kimseye bu acıyı yaşatmasın” diyecektir. *** Eminim, siz de bu ailelerin acısını ekranlarda ve gazete sayfalarında gördükçe paylaşıyorsunuzdur. Bu acıların, kendi acılarınız olamaması, ülkemizin geleceği olan gençlerin sağlıklı birer nesil olarak yetişebilmesi için bu taşın altına herkes eline koymalı. *** Unutmayın… Yarın çok geç olabilir…