işin kolayı!

öyle
diyor
nazım;
 
***
 
sen
mutluluğun
resmini
yapabilir misin
abidin?
işin
kolayına
kaçmadan
ama…
 
***
 
günlerdir
acil servis
ve hastane
koridorlarını
arşınlıyorum!
 
***
 
eşim
rahatsızdı,
mahalledeki
sağlık ocağına
götürdüm!
 
***
 
genelde
kural
böyledir!
sağlık ocağının
yanında ya da
karşısında eczane
vardır, doktor yazar
eczacı da ilacı satar!
 
***
 
doktor
ilaç yazdı
biz de aldık
ama midedeki
ağrı dinmek
bilmiyordu!
 
***
 
gecenin
bir yarısı
acil servisin
yolunu tuttuk!
 
***
 
meğer
geç kalmışız!
bir baktım
tüm adana orada
toplanmış acilde
bizi bekliyor!
 
***
 
neyse
sıramız geldi!
eşime serum
bağladılar, gerekli
tetkik ve tedaviyi
yaptılar!
 
***
 
bir
uzman
doktora
görünmemizi
önerdiler!
 
***
 
uzman
doktora
görünmek
için saat 6’da
fiş almamız
gerekiyormuş!
hatta millet 5’te
sıraya girmeye
başlıyormuş!
 
***
 
fişi
alıp sıraya
girdik, doktor
baktı ve ‘ailede
kolon kanseri olan
var mı?’ diye sordu,
moralimiz bozuldu!
 
***
 
11 gün
sonraya
endoskopi ve
kolonoskopi
yapılması için
randevu verdi!
 
***
 
11 gün
sonra gidip
endoskopi ve
kolonoskopi
yaptırdık, ileri
reflü ve mide fıtığı
tanısı koydu…
birkaç ilaç yazdı!
 
***
 
‘15 gün
sonra tekrar
gelin, bakalım’
deyince
dayanamadım!
 
***
 
sağlık
ocağına gittik
ilaç verdi gönderdi!
hastaneye gittik
ilaç verdi gönderdi!
 
***
 
sonunda
‘bizim
yavuz’u
aradım!
 
***
 
‘bizim
yavuz’ diyorum
çünkü adana’da
gazeteci olup da
yavuz yıldırmaz’ı
tanımayan yoktur!
 
***
 
balcalı
hastanesinin
kanatsız meleği
gibidir, gazeteci
dostunun yarasını
hep sarmaya çalışır!
 
***
 
yavuz
yıldırmaz,
bizi balcalı genel
cerrahi kliniğinde
öğretim üyesi
doç. dr. gökhan
sarıtaş’a götürdü!
 
***
 
‘o da
ilaç verdi
gönderdi’
demeyeceğim
çünkü…
 
***
 
eşimi
muayene
eden doktor
gökhan sarıtaş
eline bir kalem,
bir kağıt aldı ve
bize hastalığın
resmini çizdi!
 
***
 
mide
fıtığı nedir?
reflü neden
oluşur, nasıl
önlenir, bütün bunları
resim üzerinde anlattı!
 
***
 
hani
nazım,
abidin’e
‘işin kolayına
kaçmadan mutluluğun
resmini çizebilir misin?’
diyordu ya!
 
***
 
işte
doç. dr.
gökhan sarıtaş da,
kolaya kaçarak ilaç
yazıp gönderebilirdi!
ama o resmini çizdi…
 
***
 
hatta
‘bir de orçun
yalav görsün, bu
işin kurdu odur’ diye
bize yol gösterdi!
 
***
 
elbette
heraklides’in
oğluna inanırım!
doktorluk kutsaldır
saygı duyarım!
 
***
 
ama
bir de
ilaç yazmadan
önce, hastalığın
resmini çizseler
ne güzel olur!
 
***
 
işin
kolayına
kaçmadan!