tunç!

üniversite için tercih ettiğim iller:

-trabzon

-rize

-artvin

-ordu

-diyarbakır

-mardin

-izmir

bunları yazan samsunlu mert, şanlıurfayı aklının ucundan bile geçirmemişti

oysa suruç, nice fidanlar büyüttüğü tüm ormanlarını yaktı

32 kişinin öldüğü patlamada ağır yaralanan mert, bırakın gideceği üniversitenin hayalini kurmayı, şimdi bir hastane köşesinde can çekişiyor!

ağır yaralı kaldırıldığı hastaneden kurtulsa bile o artık hiçbir zaman adını saydığı kentlerin üniversitelerini ilk hali gibi gülümsemesiyle gezemeyecek!

***

derken aklıma geldi

o zamanlar ilkokulu bitirmeme az kalmıştı

adanada yeşilevler mahallesini, yeşilevler mahallesinde de diyap durağını bilmeyen yoktu

12 eylüldü, yani o dönem olaylar o kadar çoktu

ömrümde ilk kez tankı diyapta gördüm

yan yana dizilmiş üç tank duruyordu

çevresinde büyük silahlı askerler geziyordu

***

hiç unutmam

beyaz yakalı siyah bir önlüğüm vardı

annem yolda yerim düşüncesiyle cebine sarı leblebi koyardı

bir gün, okul yolunda leblebilerle oynarken fark ettim diyap durağındaki kalabalığı

‘bir cenaze var’ diyorlardı

‘mert’ diyorlardı

‘merdo’ diyenler de vardı

‘çok gençti’ diye ağlayıp, yas tutuyorlardı

az sonra tabutu üç katlı bir evin altına getirdiler

birileri bir bombadan söz ediyordu

çok kimse duymasın diye muhabbeti bitirdiler

gençliğini bilmeden ölen merti sonsuzluğa götürdüler

***

samsunlu merti okuyunca aklıma o günler geldi

bir mert, 12 eylül döneminde diyapta can verdi

öteki mert, suruça geldiğine pişman edildi

ikisinin de gençlik heyecanları kursağında kaldı

daha ne mertler madımakta, uluderede, reyhanlıda yaşama veda etti

yani, o zamanlar böyle kalabalık yerleri asker çevirirdi

suruçta ne oldu da bu gençler durduk yere can verdi!

***

iki merti düşünürken ve insanlar artık öldürülmesin derken aklıma bir ağıt geldi:

madımak, uludere, reyhanlı, suruç

alevi, kürt, arap olmak mı suç

insanın neyine kaldık biz

bu mu yaşar kemalin dediği tunç!