Hangisine kahrolmalı?..

"Alo... Merhaba. Adem Bey'i aramıştım"
"Nereden arıyorsunuz?"
"Günaydın Adana Gazetesi'nden. Geçtiğimiz günlerde bebeğini kaybetmiş. Kendisiyle görüşmek isterim"
"Yardım yapacak mısınız? Benimle de konuşsanız olur. Baştan söyleyeyim. CNNTÜRK'ten de geldiler. Onlara da söyledik. Yardım yapmayacaksanız olmaz."
"Adem Bey'le görüşmem mümkün mü?"
"Telefonu vereyim ama o da aynı şeyi söyleyecek"
"Alo."
"Adem Bey merhaba. Günaydın Adana Gazetesi'nden arıyorum. Başınız sağ olsun. Allah kimseye böyle bir acı yaşatmasın. Eğer uygun görürseniz gelip görüşmek,yaşadıklarınızı konuşmak isterim"
"Yardım yapacak mısınız?"
"Adem Bey. Benim bu konuda yapabileceğim çok fazla bir şey yok ama sizin yaşadıklarınızı, anlattıklarınızı gazetemde dile getirebilirim. Sizin sesiniz olabilirim"
"Yardım yapmayacaksanız olmaz"
"Peki, siz bilirsiniz. İyi günler"
Beslenme yetersizliği yani açlıktan son bulan 26 günlük bir yaşam.
Adı Muhammet.
19 Mayıs Mahallesi'nde 2 odalı, pencere camları dahi olmayan eşyasız bir evde sadece 26 gün yaşayabildi Muhammet.
Geride ise
Minik Muhammet'in 26 günlük ömrüne mi, akıl almayan sonuna mı, ailesinin yoksulluğuna mı, bilinçsizliğine mi kahrolmalı?
Yoksa yaşanan yukarıdaki diyaloğa mı?
Diyecek söz bulamıyorum.
Ne suçu var dı Muhammet'in?
Ne günahı vardı?
Yorum sizin...