Yüzde 50

Yüzde 50 oy oranına sahip olmak her şeyi yapabilme özgürlüğü demek değildir.

“Yüzde 50’yi zor zapt ediyorum” demek de hoş değildir.

“Hangi yüzde 50’yi kime karşı zapt ediyorsunuz” diye sormazlar mı?

Zapt edilemeyenler bu ülkede yaşamıyor mu, bu ülkenin yurttaşı değil mi?

Şu unutulmamalıdır ki yüzde 50 oy oranına sahip olmak demek aynı oranda oya sahip olamamak da demektir.

Demokrasi çoğunluk da olsa bir kesimin görüşlerine, taleplerine göre hareket edebilme serbestisi anlamına da gelmez.

Bugün ülke genelinde yaşananlar hiç kimsenin yaşanmasını istemediği olaylardır.

Bu ülke defalarca kez darbe görmüş, bu darbelerin ağır sonuçlarını uzun yıllar yaşamıştır.

Darbe dönemlerinde yaşananlar geride kalmış olsa da o günlerin tanıkları o günleri anımsamak bile istemez.

Allah Türkiye’yi darbelerden korusun.

Bugün gelinen nokta, darbe öncesi dönemleri anımsatıyor ancak hiç kimse bir darbe beklentisi içerisinde olmamalıdır.

Türkiye artık darbe dönemlerini geride bırakmıştır.

Çevre duyarlılığını ortaya koyan bir gruba şafak vakti yapılan acımasız müdahalenin ardından yayılan tepki dalgası bugün Türkiye’yi kasıp kavuruyor.

Yaşanan olaylar için “Türk baharı” yakıştırmaları da yapılıyor.

İktidar mensupları bu yakıştırmayı reddetse de olayların boyutu her geçen gün katlanarak artıyor.

Olayların  bir siyasi partiye mal edilme çabası anlamsız olduğu kadar saflık ötesi bir durumdur.

Bu bir halk hareketidir ve bu hareketin içinde marjinal gruplar da CHP de MHP de İP de demokratik kitle örgütleri de ezeli düşman olan takımların taraftarları da siyasi görüşü olmayan, bugüne dek “Bana dokunmayan yılan bin yaşasın” diyen topluluk da yer alıyor.

MHP Lideri Devlet Bahçeli, protesto eylemlerinde MHP’lilerin yer almadığını iddia ediyor ancak sokaklara inildiğinde protestocular arasındaki MHP’lilerin ne kadar yer aldığını görmek çok kolay.

Bugün Adana’da yan yana gelmesi neredeyse imkansız olan Adanademirspor ve Adanaspor taraftarları dahi el ele, kol kola takımlarının formaları, bayraklarını sallayıp yan yana eylem yapıyor.

Atatürk Caddesi’nde bugün Adanaspor ve Adanademirspor’un dev bayrakları Türk bayrağıyla birlikte yan yana dalgalanıyor.

80’li yıllarda sağ-sol diye ikiye ayrılan siyasi görüşlerin temsilcileri yan yana bu eylemlerde boy gösteriyor.

Bu gerçek bir halk hareketidir.

Bu yüzde 50 oy oranını arkasına alan iktidarın görmezden gelmeye çalıştığı yüzde 50’nin hareketi, sesidir.

Bu, yüzde 50’nin gücüne güvenerek diğer yüzde 50’nin hassasiyetleri dikkate almadan yaşam şekline, hayat felsefesine müdahale hakkını kendinde gören iktidara yönelik bir tepkidir.

Bu tepki bugün çevre duyarlılığıyla başlasa da artık Taksim Gezi Parkı’nın yıkılıp yıkılmadığıyla ilgili bir durum değildir.

Toplumun ihtiyacı olan protestoların ateşini, tansiyonunu yükseltecek sözler yerine sağduyulu sözlerdir.

İktidar temsilcilerinin birbiriyle çelişen açıklamaları da ne yazık ki sağduyu yerine şiddetin boyutunu artırıyor.

İktidarın bundan sonraki icraatlarında diğer yüzde 50’nin varlığını ve hassasiyetlerini gözetmesi artık elzemdir.