SİYASETTE VE BÜROKRASİDE "VAKİT BU VAKİT" "KONUŞMASI GEREKEN KONUŞMUYOR SUSMASI GEREKENLERİN ÇENESİ KAPANMIYOR"

Adanalıların ağzıyla lami cimi yok (kesinlikle öyle başka oylu yok)  aynen öyle. Ortada çok büyük başarı varmış gibi “BİRLİKTELİĞİMİZ-BÜTÜNLÜĞÜMÜZ Devam ediyor. Aramızda büyük ağabeylerin anlaştığı gibi KONSENSÜS hâkimiyeti yolunda.” Ve hatta “gör dünüz mü hep  bir arada toplantı bile yapıp çiçeği burnundakileri çalıştırıp çalıştırmama konusunda MÜŞTEREKLİĞİMİZİ perçinleştirmiş durumdayız alın size toplantı ve BİRLİK görüntüsü” üfürüklerine… Bunların hepsi el gördü lük, minare kılıf dahası değil.
Anakent nerde?
En büyük İlçe nerde?
Siz hala neyi konuşuyorsunuz, koskoca Devlet-i Âlinin en tepesinde ki büyük ağabey-iktidarın velinimeti taşına toprağına kurban olduğumuz memleketimize gelip 17 inci yüz yılın büyük ozanı KARACAOĞLAN’IN günümüze taşınan iz bırakan şiirini okuyarak “Size güveniyorum size desteğim sizlerde bize destek olun” demedi mi? Dedi. Yetmez, aynı siyasi misyona müşterekte önemle destek veren DEĞER ideolojinin lideri bölgemizin evladı hocam buralara gelip “hey Allahın’a kurban olduğum hemşerilerim emanetimize sahip çıkıyor musunuz”  a ” evet”  denmedi mi? Dendi.
Sonuç Anakent ve En büyük İlçe ’de HÜSRAN değil mi?
Niye? “ Seçmene yeterince ulaşılmadı-ikna edilemedi-gayret yeterli gelmedi ve belki de en önemlisi de İLGİLİLER tarafından arzulanan Asli HİZMET gitmedi” olarak doğru ve var olan gerekçelerin varlığını çoğaltabiliriz vatandaşımızın tasarrufu açısından…
Yani burada ki amaç-bütünlük-dirlik hep birlikte MEVCUT İKİ İSMİN ÇİZİLMESİMİY Dİ? Yoksa bu isimler uğruna CIZILAN birçok Kıymettar isim mi?
“Başarı-bütünlük-dirlik” sizden yana, asıl olan yaptığınız  LAFI GÜZAF yanisi boş lakırdı ötesi değil. Gönderme yapmak yâda KILIF hazırlamak için HÜR İRADESİNİ ALASI ile SANDIĞA Yansıtan VATANDAŞIMIZA değil. Ama çalışıyormuş gibi görünüp YAN GELİP YATANLARA. Ankara duy bu çoğunluğun gerçek arz eden SESİNİ.
Büyük Siyasi İRADE Memleketimiz ADANA için KARAR için tam da VAKİT BU VAKİT… Tabi Birileri de BİZ NE YAPTIK nerede STRATEJİK HATA yaptık diye ŞAPKALARINI Önlerine Koyup Muhasebelerini gerçekleştirsinler.
Vakit bu Vakit’in Kararı Elmanın bir yanı değil her iki yanı için geçerli.
Amma velâkin;  BAŞKENT’TE Ki Güven Uyandırıp sonra Anakent için başka Seyhan için başka taşra için başka KULİSİ ATANLARDA en az KENTİMİZDE Kİ YAN GELİP YATANLAR KADAR “Vakit bu Vakit” ten HAKKANİYET Dâhilinde AYRIMSIZ Nasiplendirilmeli. Yok, öyle SEÇMENİN TAKDİRİ TERANELERİNİN ARDINA SIĞINMAYA…
Elbette vur abalıyı sadece siyasetçiye yapmanın gerçekliği var ama, en az bürokrasi çarkında arzulanan noktalarda kurulmuş BAŞKENT endeksli ağabeylerde en önemli zemin ve zamanda; 31 Martta Mahalli İdareler Seçimlerinde hür iradesini sandığı yansıtan, vicdani hür, kendisi hür seçmenimizin-vatandaşımızın; bu beklentide arzuladıkları-istedikleri-talepte bulundukları, isteklerde hizmetlerde; ulaşım-iletişim-diyalog gerçekleşmeyince  “Ya Öyle mi?” dedi ve tarihin derinliklerinde ki; o muhteşem sözü siyaset sahnesinde “Tarih tekerrürden ibarettir” anlayışından bir kez daha yola çıkarak; Adana Anakent ve Büyük ilçede ve hatta bazı ilçelerde ziyadesiyle hayata geçirerek “Yeter söz Milletin” dedi oyunu kullandı sandıkta. Derste bu sandıktan çıkan sonuçta…
Diyorum ya “Konuşması gereken konuşmuyor, Susması gerekenlerin çenesi kapanmıyor” İşte bu nedenle de Vakit Bu Vakit Ankara Ankara Duy Sesimizi…