Neşet KARADAĞ-ÖZEL
ADANA (GÜNAYDIN) - Adana'da Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması'na (FETÖ/PDY) yönelik soruşturma kapsamında açılan davada, FETÖ elebaşı Fetullah Gülen ve eski Adana Büyükşehir Belediye Başkanvekili Zihni Aldırmaz'ın da aralarında bulunduğu 2’si tutuklu 17 sanığın 5 yıldan 27 yıla kadar varan hapis cezası ile yargılanmalarına devam edildi.
Adana 2. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmaya, tutuklu sanıklardan eski Adana Ticaret Borsası Başkanı Muammer Çalışkan ve sanayici Mustafa Vural ile tutuksuz sanıklar Zihni Aldırmaz, Ferhat Yüksel, Cengiz Dinçer, Oya Erişen, Hasan Uzun, Tarık Kaplan, Bekir Kadı ve Mustafa Demir ile avukatları katıldı. Duruşmada tanıklar dinlendi. Yağmur Akküllah Öğrenci Yurdu’nun danışmasında görevli olduğunu belirten Murat Hangay, yurtta 2 günde bir toplantı yapıldığını, ancak ne amaçla yapıldığını bilmediğini söyledi. Sanıkların bu toplantılara katılıp katılmadığını bilmediğini söyleyen tanık, daha önceki ifadesinde Mustafa Vural’ın katıldığını ismen duyduğu için söylediğini belirtti.
Daha önce cemaatin içinde yer alıp ayrılan tanık Fatih Alpçoğay, kendisine cemaat toplantılarına Cevdet Şeker’in davet ettiğini yapılan toplantılara da kendinin de katıldığını söyledi. Hatta kendi evinde dahi toplantı yapıldığını belirten tanık, “Sanıklardan Muammer Çalışkan, Mustafa Vural, Zihni Aldırmaz, Mustafa Demir, Kemal Elibal, Cemal Soncu’yu AGİAD’taki (Anadolu İşadamları ve Sanayiciler Derneği )toplantılara katılırken gördüm. Toplantılara çok ünlü işadamları ve şehrin ileri gelenleri de katılırdı. Muammer Çalışkan ayrıca sohbetlere de katılırdı. Muammer Çalışkan’ın evinde de toplantı yapıldı. Ömer Ekinci için Adana’nın bir numarası diyorlardı. Ben de mütevelli heyetindeydim. Birden fazla mütevelli heyeti bulunurdu. Kimin hangi heyette olduğunu bilmez, tahmin eder. Toplantılarda Barış hoca himmet isterdi. Görevlendirdiği kişi daha sonra gelip parayı alırdı. Kurban bağışı istenirdi” dedi.
ABD’ye yaptıkları geziyi de anlatan tanık, şunları söyledi:
“Okulları gezmeye gitmiştik. Bu sırada Fethullah Gülen’i görebileceğimiz de söylendi. O dönem Fethullah Gülen’i görmek çok revaçtaydı. Pensilvanya’ya gittik. Eski binada yemek yedikten sonra öğle namazını kıldık. Fethullah Gülen de namaz kıldı. İkindi namazı sonrası Fethullah Gülen yaklaşık 30-45 dakika sohbet yaptı. Dersanelerin kapatılmasıyla ilgili konuşuluyordu. Birisi ‘Merak etmeyin bu işler düzelir’ dedi. Fethullah Gülen de,. ‘Yok yok bu çok zor görülüyor. Hiç öyle görünmüyor. Bu işler sizin bildiğiniz gibi değil’ dedi. Akşam namazında da 10 dakika sohbet edip yanımızdan ayrıldı. Orası çok kalabalıkta. Görevli biri, ‘gelenlerin masrafları oluyor’ diyerek bizden 2 bin Dolar para istedi. Ben bin dolar verdim, diğerleri de vermiştir. 17/25 Aralık’tan sonra ben cemaatten ayrıldım.”
Daha sonra sanıklar, tanıklar ile gizli tanık Bıçak’ın iddialarıyla ilgili savunma yaptı. Eski Adana Ticaret Borsası Başkanı Çalışkan, Kanuni Üniversitesi’nin yerinin eski Büyükşehir Belediye Başkanı Aytaç Durak tarafından kendilerine verildiğini söyledi. FETÖ’nün A takımında olduğu iddialarını da kabul etmeyen Çalışkan, “Ben sadece üniversitenin mütevelli heyetinde bulundum” dedi. Dönemin valisinin isteği üzerine Altın Çocuk Derneği’ne kendi parasından 12 bin lira verdiğini ifade eden Çalışkan, terörist gibi ağır bir suçlamayla suçlandığını belirterek, “Tahliye edildikten sonra hainlerle irtibata geçeceğim iddiasıyla tekrar tutuklandım. Bu hainlerle irtibat kurmak benim için intihardır. 60 yaşında şerefiyle yaşayan birimi. Başkanım ben terörist filan değilim. Terörist sıfatıyla yargılanmak çok zoruma gidiyor. Hayatım altüst oldu” diyerek tahliyesini istedi.
Sanayici Mustafa Vural da, kandırılmış, aldatılmış biri olduğunu söyledi. Yurtdışına dönemin Cumhurbaşkanı Abdullah Gül tarafından okul yaptırması için 3 kez yurtdışına götürüldüğünü, bu heyette zamanın Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan’ın da bulunduğunu istenirse Gül’ün tanık olarak dinlenebileceğini iddia eden Vural, “Yaptırdığım okulun arsasını dönemin valisi İlhan Atış tahsis etti. Vatana ihanet etmedim. İsteseydim yurtdışından gelmezdim. FETÖ’cü değilim. Suçlamalar ağrıma gidiyor. Bu ülkeye diri lazımım ölü değil. Sağlık durumum kötü. Vatanını milletini seven insanın. Nalet olsun FETÖ’ye, bunlar namussuz, şerefsizdir. Yaptırdığım okullar için pişman değilim. Okullara 2 şehidimizin ismi verildi. Eski imkanlarım sağlansın yine okul yaparım” dedi. Eski Büyükşehir Belediye Başkan Vekili Zihni Aldırmaz da, AGİAD’ın toplantısına protokol gereği gittiğini söyledi.
Ferhat Yüksel ise gizli tanıkların menfaat için kendisine suçlamalarda bulunduğunu iddia etti. Tarık Kaplan ve Oya Erişen ise bu dava nedeniyle lekelendiklerini, kirlendiklerini belirtip dava dosyalarının ayrılmasını istedi. Diğer sanıklar ise, tanıkların suçlamalarını kabul etmedi.
Mahkeme heyeti, sanıkların tutukluluk halinin sürmesine, FETÖ elebaşı Fetullah Gülen ile Kemal Elibal, Cemal Soncu ve Ömer Ekinci hakkındaki yakalama kararlarının devamına karar vererek duruşmayı eksikliklerin giderilmesi için ileri bir tarihe erteledi.
Yorumlar
Kalan Karakter: