Hırsız var, arsız var, edepsiz, ahlaksız, giderayak ceplerini dolduran, gözü doymayan ve çalmayı meslek/huy edinmiş siyasi anlayışa sahip yaratıklar var.
Tamtakır kasalar, uzun uzadıya borç listeleri , zimmete geçirilmiş paralar var.
Hizmetsiz kalacak halklar ve başarısız ilan edilecek yeni belediyeler ve başkanları var.
İşte 31 Mart yerel seçimleri sonucunda karşılaşılan tablonun özeti tam olarak bu.
Bir devlet büyüğümüzün ifadesiyle; ”İtibardan tasarruf olunmaz” deyip, itibarı saraylarda arayan zihniyetin bir başka versiyonu olan mini belediye saraylarında oturanlar var.
Ultra lüks, konforlu başkanlık odalarında halklardan habersiz, halkların paralarını çarçur eden anlayışlar var.
6 bin metrekarelik başkanlık makam odasıyla Monako’da ıstakoz yiyen ve utanmadan bunu halkların gözüne sokan paylaşımlarla pişkinlik yapan vekiller var.
Başka bir yerde ise, seçime kısa bir zaman kala açılan ihalelerle yüksek miktarda harcamalar, fındığa, fıstığa, çekirdeğe ödenen paralar var.
Düğünlerde takılan takılar, gönderilen çiçekler, afiyetsiz yenilen yemekler, tatlılar, duvara asılan tablolar, yandaşlarına verilen pahalı hediyeler var.
Sözde çocuklar için alınan boyama kitapları, göstermelik çocuk şenlikleri, makarna ve kömür paketleri var.
Özel banyolardan, saltanatlı dinlenme odalarına, özel fincan takımlarından, şatafatlı özel gecelere, lüks saatlerden, ultra lüks konforlu yaşamlardan oluşan geniş bir tüketim skalasıyla halkları sözde yönetenler var.
Kısacası;
Denizli Büyükşehir Belediye Başkanı Bülent Nuri Çavuşoğlu’nun tek cümlelik ifadesiyle;
“Belediyelerin resmen içinden geçmiş kırk haramiler var!”
İsraf, savurganlık ve şaşalı saray yaşamı arzusu içinde belediyeleri borç batağına sürükleyen anlayışlar var.
Hizmet yarışından, belediyeleri iflasa sürükleyen belediye başkanları var.
Şeffaf, hesap veren, sosyal belediyecilik anlayışı yerine, çalan, çırpan ve milyonlarca borç bırakan, “Ak”lanmamış başkanlar var.
“Kayyum krallığının” iflası var.
Demokratik siyasetin yerine inşa edilen kayyum politikasının iflası ve yerlerde sürüklenen itibarsız yönetimi, yenilgisi var.
Arkasında bıraktığı, yoksulluk, yolsuzluk,rant,rüşvet ve inanılmaz borç yükü var.
Yeni seçilen belediyelerin hizmet yapmalarının önüne koyulmuş aşılması zor devasa engeller var.
Bütün bu olumsuzluklar karşısında halkların ferasetli, ilkeli seçilmişlere olanca inançları var.
Kibire ve kire bulaşmamış tertemiz belediye anlayışı içinde seçilen başkanları var.
Hakkın hatırını halkların hakkını hiçbir hatıra feda etmeyecek dürüst, yurtsever evlatlar var.
“Tükürün zalimin, zorbanın, hayasızın, hırsızın, arsızın, fesadın, vicdansızların yüzüne” diyecek devasa büyük bir yüreğe sahip milyonlarca insanlar var.
Halkların gücünü önemsemeyenlere inat halkların gür sesi var.