Paçavra dediğin Kürdistan Federe Bölgesi'nin kabul görmüş resmi bayrağı...
Üstelik cumhurbaşkanı ziyaretlerinde Türkiye Cumhuriyeti bayrağıyla yan yana duran bir bayrak.
Bir halkın değerlerine paçavra diyen pervasızları bu halklar paçavra gibi bir kenara atar, Mansur Yavaş daha bunu öğrenemedin mi?
Ülkede senin gibi düşünen birkaç milliyetçi akla şirin görünmek için sarfettiğin bu cümleler, barış ve kardeşliği, birlikte yaşamı temsil eden cümleler değil kin, nefret kokan çatışmayı körükleyen cümlelerdir.
Bir kaç polis memurunun insiyatifiyle çocuklara dağıtılan pamuklu şeker seni ve senin gibi düşünenleri neden rahatsız etti?
Çocukların sevincine polislerin iyi niyetine ortak olacak cümleler yerine faşist duygularla bir takım sözler söylemek nefreti körüklemek değil mi ?
Cumhurbaşkanı adayı olarak sokaklarda mitinglerde içinizde var olan kin, nefret ve ırkçı duygularını dizginleyemediğini bu halklara birkez daha göstererek Çankaya köşküne çıkamaz, sarayın kapısına kilit vuramazsınız.
Üstelik bu faşist ağzı, Saraçhane mitinginde var olan haksızlığa karşı yanınızda yer alan binlerce Kürt vatandaşın gözlerinin içine baka baka kininizi nefretinizi ve faşist duygularınızı gizlemeden söyleyecek kadar alçaldınız.
Görülüyor ki Kürt halkının haklarını yok sayan bu ırkçı zihniyet değişmemiş ve değişmeyecektir.
Artık kendin pamuk şekeri bile olsan Kürtlerden oy alamazsın bir paçavra gibi siyaset sahnesinde kalırsın.
Bir de sana hitaben Kürt siyasetçileri bakın ne demiş :
Ömer Faruk Gergerlioğlu: "Kürtler sana oy vermez!"
Pervin Buldan’ın "Faşo" yani Faşist paylaşımı,
Sırrı Sakık’ın "Paçavra!" sensin der gibi söylemi,
Keskin Bayındır’ın “Senin aklın da soyadın gibi yavaş çalışıyor! ” çıkışı Kürt halkının haklı tepkisini vekilleri tarafından dile getirilişidir. Asla ve kat'a unutma!
Tarih boyunca Kürtlerin cesur yiğit Kawaları ırkçı faşist Mansurlara hak ettiği cevabı vermiştir, sen de cevabını mutlaka alacaksın.
Geçmişte Newroz bayramlarında yaşanmış onca acılardan beslenenlerin cevabını aldığı gibi...
Yıllardır, özellikle güneydoğuda kanlı olaylara sahne olan Newroz gösterileri hafızalardaki yerini korumakta.
Nusaybin'den İstanbul'a, 1991 Newroz etkinliklerinde 31 insanımız hayatını kaybetti.
1992 Newroz etkinliklerinde 94 insanımız kutlamalarda öldü, hem de çocuk yaşta.
Hatice Katar 5 yaşındaydı. Mehdi Güngen 9 yaşında, Ramazan Bayer ve Halil Babek 70 yaşındaydı. Nebahat Kakuç 65 yaşındaydı.
Sonraki yıllarda yapılan Newroz etkinliklerinde baskı, şiddet, gözaltı, tutuklamalar toplumdaki kutuplaşmalar arttıkça arttı.
Diyarbakır'da 2017 yılındaki Nevruz kutlamasında hayatını kaybeden üniversite öğrencisi Kemal Kurkut'un ölümüne ilişkin tek bir söz söyleyemeyen faşistlerin, bugünlerde esen barış havasına söz söylemeleri, var olan sürece nifak sokma sabote etme hakları yok, olmamalı, olmayacak!
Yorumlar
Kalan Karakter: