Rossa kadar yüreğiniz olsun .....

 
    Sivil itaatsizliğin sembolü  bir direniş kadını
İnsan hakları savunucusu Rossa.....
Tek bir KADIN’dı .....
    Ne kadar taviz verirseniz , ne kadar susarsanız , baskı da aynı oranda artar.”diyen Direnen ve Kazanan Kadına bakalım..
 
 Bir gün Rosa, işten yorgun bir şekilde çıktıktan sonra otobüse bindi ve oturdu.
Beyazlar öfke dolu gözlerle onu izliyordu. Hemen oradan kalkmasını istediler.
Rosa 32 yaşındaydı.
Bir şirkette terzilik yapıyordu ve çok yoğun çalışıyordu.
O günlerde siyahilerin oturarak seyahat etmesi yasaktı.
Sadece beyazlar otururdu.
Hayır dedi Rosa, yerinden kalkmadı.
Şoför arabayı durdurdu ve kalkmasını istedi.
Kalkmıyorum dedi Rosa.
Çünkü bu yapılan şeyin insanlık dışı olduğunu düşünüyorum dedi.
Bunun üzerine şoför polis çağırdı.
Polis Rosa'yı dövdükten sonra tutukladı. Daha sonra kefaletle serbest kaldığında bu eylem aslında çok ta umursanmadı.
Ancak Alabama üniversite'sindeki bir profesör bir Akademisyen bu olaydan haberdar oldu.
Bu olayın üstüne gitmeye karar verdi ve tüm siyahileri otobüsleri boykot etmeye çağırdı.
 
TAM “381 “GÜN BOYUNCA TEK BİR SİYAHİ  OTOBÜSE BİNMEDİ....
 
Gerekirse kilometrelerce yol yürüdüler ama hiçbiri otobüse binmedi.
Otobüs firmaları battı.
Daha sonra beyazlar da destek vermeye başladılar bu eyleme.
Siyahileri kendi arabalarıyla işe götürdüler.
 
VE 1956 YILLINDA ABD ANAYASA MAHKEMESİ, OTOBÜSLERDE  RENK AYIRIMINI KALDIRDI...
 
Ve ROSSA kazandı insanlık kazandı ...
Eşitlik,Adalet ve birlikte yaşam kazandı..
Artık siyahiler de insanca bir şekilde koltuklara oturarak seyahat edebilecekti.
Ve Direnen kadınla birlikte yeniden bir tarih yazıldı....
 
  Her şey bir kadının dik durmasıyla başladı.
 
Şimdi sormak gerekir......
Milyonlarca Üyesi olup sesini çıkaramayan sivil toplum kuruluşları  Sendikalar, Dernekler, Partiler hak ,hukuk ve adaletten yoksun  milyonlar....
Zamlara, talana, soyguna, yolsuzluğa ses çıkaramayanlar.....
 
     Rossa kadar yüreğiniz olsun ......