Güzelliğin, yakışıklılığın, zenginliğin, kibrin, malın mülkün, makam - mevkinin para etmediği yeryüzünde kasıla kasıla gezmenin, "Küçük dağları ben yarattım!" egosuna sahip olmanın, insanları küçücük beyniyle aşağılamaya çalışanların, hayatı statü ve dünyada kazanacağı geçici başarılara odaklayan her bir kibirlinin sonu hüsrandır. Büyük günün elem verici azabına uğrayanlar da onlar olacaktır.
İbretlik hayatlar ve ibretlik ölümler çok olsa da, ibret alanların sayısı bir hayli az.
Bir kaç misalle hakikatı ortaya koyalım mı ?
- Lübnan'ın en zengin adamı Eymen Bistani,
Beyrut'u en iyi gören noktada, şehre hakim bir tepede kendisine görkemli bir mezar yaptı,
oraya gömülmeyi vasiyet etti. Fakat İlahi kader farklı tecelli etti, özel uçağı denize düştü.
Milyonlara mal olan aramalar sonunda uçağı bulundu ama cesedine ulaşılamadı, denizin dibinde balıklara yem oldu.
- Lord Teshlid İngiltere'nin en zengin adamlarındandı.
Zaman zaman devlete bile borç veriyordu. Malikanesinde oldukça büyük ve korunaklı bir odayı servet kasası olarak kullanıyordu.
Birgün hazinesine girdi ve yanlışlıkla kapıyı üstüne kapattı.
Oda çok özel inşa edildiği için, ne kadar bağırıp çağırdıysa fayda etmedi, duyan olmadı.
Günler sonra cesedi bulunan Lord, bir şekilde parmağını kesmiş ve kanıyla şu cümleyi yazmıştı:
"Dünyanın en zengin insanı, açlıktan ve susuzluktan ölüyor!"
Ne ibretlik bir cümle...
Kanıyla Kur'an yazdıran zalim, namlı diktatör, herkesin önünde elpençe divan durduğu Saddam, saçı sakalı birbirine karışmış bir halde, yer altında yaşarken yakalandı ve hayatı idam ile son buldu.
Bir diğer kibir abidesi, Libya’yı 42 yıl boyunca yöneten, saraylarda yaşayıp gittiği her yere özel çadırını taşıyıp saltanat süren ve sonra bir kanalizasyon kanalında, zelil bir şekilde linç edilerek öldürülen Muammer Kaddafi idi.
Dünya hayatı kısa idi, halbuki onlar saltanatlarının uzun olacağını sandılar.
Kuran-ı kerime göre iyi insan olmanın vasıflarına bakalım mı ?
Allah’a, hesap gününe, meleklere, kitaba, peygamberlere inananlar ; mallarından yakınlarına, yetimlere, miskinlere, yolda kalmışlara, dilenenlere seve seve verenler, köleleri özgürleştirmek için harcayanlar, namazı dosdoğru kılanlar, zekâtı verenler, sözleştiklerinde ahde vefa gösterenler, yoklukta hastalıkta ve şiddet anında sabredenler, adaletle hükmedenler, barışa, selamete ve sadakata inanmış olanlar...İşte erdemli insanlar bunlar ve kurtuluşa erecek, takvalı olanlar da bunlardır.
Dünya hayatında mal ve servetin herşeyi çözdüğünü sananlara duyurulur! Sadece ibret dolu ölümlerden ders çıkarın yeter gerisi yalan gerçek olan ise ölüm.....
Hayatında kimseye zulmetmemeye, kimseden nefret etmemeye, kimseyi yaralamamaya, kimseden kendisini üstün görmemeye özen gösterenlere müjdeler olsun, selam olsun o güzel ahlaklı insanlara.
Hepimiz ölümlüyüz!
Hepimiz emanetçi!
Hepimiz kiracı!
Varın gerisini siz düşünün, büyük günün hazırlığını siz yapın.
Marifet Denizli’ye Vali olmak değil Ahlaklı olabilmektir yoksa “İnsanın ne kıymeti var ki”......
hepsi tmm ama kaddafi için bunu söyleyemezsiniz. ihanete uğramış bir müslüman idi Türk dostu idi
Yaşamda önemli olan tüm sevdiklerin dost ve arkadaşlarınla birlikde özgürlükler ve demokrasi barış içinde kimseyi hor görmeden aşağılamadan yarin dudağında gayri herseyi paylaşrak yaşamaktır
Yüreyıne kalemıne saglık olsun
Güzel güzel ama şu varki dünyada sanki ölümsüz gibi bir algı var herkes içinde iyi toparlamak bir yazi dizisi ama ve lakin takan yok be dostum ortadoğu kan gözyaşı sefalet ihanet her türlü başta insanlığa ve tüm dinlerin tam tersi yaşamakta yinede etkili ve kalemin güzel işler yapar diye düşünüyorum
ALLAH RAZI OLSUN SAYGI VE HÜRMET LE