Adana, sadece kebabıyla değil, misafirperverliğiyle de gönülleri fetheden bir şehir. Geçtiğimiz hafta sonu düzenlenen Lezzet Festivali, bu iddiayı bir kez daha kanıtladı. Şehrin dört bir yanından yükselen baharat kokuları, mangal dumanına karıştı; sokaklar, damak tadına düşkün binlerce ziyaretçiyi ağırladı.
Sokaklar Sofraya Dönüştü
Festival boyunca Adana’nın merkezinde adeta bir açık hava restoranı kuruldu. Yüzlerce esnaf, tezgâhlarını özenle hazırlayarak yöresel lezzetlerini sergiledi. Kimi tezgâhta ciğer şişin közde dansı izlenirken, kimi köşede bici bici’nin serinliğiyle yazın son günlerine veda edildi. Misafirler sadece yemek yemedi; Adana’nın kültürünü tattı, insanıyla sohbet etti, müziğiyle coştu.
Esnafın Yüzü Güldü
Festivalin en güzel yanı, sadece ziyaretçileri değil, esnafı da mutlu etmesiydi. Günlük satışlarını katlayan işletmeler, hem ekonomik hem de moral anlamında büyük bir kazanç elde etti. Özellikle küçük işletmeler için bu tür etkinlikler, yılın en verimli günleri arasında yer alıyor. Bir kebap ustasının dediği gibi: “Bugün sadece et pişirmedik, dostlukları da közledik.”
Kültürün ve Birlikteliğin Bayramı
Lezzet Festivali, Adana’nın sadece gastronomiyle değil, kültürel zenginliğiyle de öne çıktığını bir kez daha gösterdi. Halk oyunları gösterileri, müzik dinletileri ve çocuklar için düzenlenen etkinliklerle festival, her yaştan insana hitap etti. Bu birliktelik, şehirde yaşayanların birbirine daha da yakınlaşmasını sağladı.
Adanalı'nın Cömertliği
Adana’nın Lezzet Festivali, bir etkinlikten çok daha fazlasıydı. Bu festival, bir şehrin ruhunu, insanının sıcaklığını ve mutfağının zenginliğini bir araya getirdi. Umarız ki gelen herkes memnun ayrılmıştır; çünkü Adana, her zaman bir tabak daha ikram edecek kadar cömerttir.
Yorumlar
Kalan Karakter: