Bugün takvimler 29 Ekim’i gösteriyor. Her yıl olduğu gibi bu yıl da meydanlar bayraklarla donatıldı, marşlar yankılandı, çocukların neşesi sokaklara taştı. Cumhuriyetimizin 102. yılına ulaşmanın gururunu yaşıyoruz. Bu sadece bir tarih değil; bir milletin yeniden doğuşunun, özgürlüğe ve eşitliğe olan inancının simgesi.
Bir Ulusun Dirilişi
Cumhuriyet, savaşlarla yorgun düşmüş bir halkın, Mustafa Kemal Atatürk önderliğinde ayağa kalkarak kendi kaderini tayin etme iradesinin adıdır. 29 Ekim 1923’te ilan edilen Cumhuriyet, halkın egemenliğini esas alan bir yönetim biçimi olarak sadece siyasi bir dönüşüm değil, aynı zamanda toplumsal bir devrimdi. Kadınların eğitim hakkı, laik hukuk sistemi, çağdaşlaşma adımları… Hepsi bu devrimin meyveleriydi.
Bugün Neden Kutluyoruz?
Çünkü Cumhuriyet, sadece geçmişin bir hatırası değil, geleceğe uzanan bir köprüdür. Bugün kutladığımız şey, özgür düşüncenin, eşit yurttaşlığın ve çağdaş değerlerin teminatıdır. Her 29 Ekim’de olduğu gibi bu yıl da okullarda törenler düzenlendi, öğrenciler şiirler okudu, öğretmenler Cumhuriyet’in anlamını anlattı. Belediyeler fener alayları organize etti, konserler verildi, sokaklar kırmızı beyaza büründü.
Cumhuriyet Bayramı’nı kutlamak, sadece bir gün boyunca bayrak sallamak değildir. Bu coşku, Cumhuriyet’in değerlerini yaşatmakla anlam kazanır. Bugün bir çocuğun eğitim hakkını savunmak, bir kadının eşit işe eşit ücret talebini desteklemek, düşünce özgürlüğünü korumak… Hepsi Cumhuriyet’e sahip çıkmanın yollarıdır.
Geleceğe Umutla Bakmak
Cumhuriyet, geçmişten aldığı güçle geleceğe yürüyen bir fikirdir. Bugün gençler, Atatürk’ün “Ey yükselen yeni nesil! Gelecek sizindir.” sözünü daha da anlamlı kılıyor. Bilimle, sanatla, sporla, fikirle büyüyen bir gençlik, Cumhuriyet’in en büyük güvencesidir.
Yorumlar
Kalan Karakter: