Trafik artık sadece bir ulaşım meselesi değil; sabır, adalet ve eşitlik sınavı haline geldi. Özellikle son yıllarda çakarlı araçların sayısındaki artış, toplumda ciddi bir huzursuzluk yaratıyor. Kimisinin dayısı, kimisinin amcası bir makamda... Ve bu yakınlıkla kendilerini dokunulmaz sanıyorlar. Trafikte terör estiren bu araçlar, sirenleriyle yolları açarken, geride kalan halkın öfkesi büyüyor.
Ayrıcalık mı, Adalet mi?
Yasalar sadece gariban için mi var? Kanunlar karşısında herkes eşit olmalı. Ancak uygulamada görüyoruz ki, bazıları için ayrıcalıklar var. Bu durum, toplumun adalet duygusunu zedeliyor. Trafikte kuralları hiçe sayan, hızla geçen, tehlike saçan bu araçlar bir an önce hesap vermeli. Kimse, bir makam yakını olduğu için trafikte üstünlük taslamamalı.
Fahri Müfettişlerin Yaptığı, Denetim mi, Zulüm mü?
Bir diğer sorun ise fahri trafik müfettişleri. Gelişi güzel kesilen cezalar, halkı adeta canından bezdiriyor. Plaka üzerinden yapılan denetimler, çoğu zaman hatalı ve keyfi cezalarla sonuçlanıyor. Vatandaş neye, nasıl itiraz edeceğini bile bilmiyor. Denetim elbette olmalı ama bu denetim adil, şeffaf ve denetlenebilir olmalı.
Motosiklet Sürücüleri ve Bitmeyen Kavga
Trafikte bir başka gerilim noktası ise motosiklet kullanıcıları ile araç sürücüleri arasında yaşanan kavgalar. Özellikle tehlikeli sürüşler, şerit ihlalleri ve ani manevralar, kazalara davetiye çıkarıyor. Ancak ne hikmetse, bazı motosiklet sürücüleri kendilerini hep haklı görüyor. Bu tavır, trafikteki huzuru daha da bozuyor.
Çözüm Ne Olmalı?
Çakarlı araç kullanımı sınırlandırılmalı, sadece gerçekten acil görevde olanlara izin verilmeli.
Fahri müfettiş sistemi gözden geçirilmeli, keyfi cezaların önüne geçilmeli.
Motosiklet sürücüleri için özel eğitim ve denetim artırılmalı, trafikteki güvenlik öncelik olmalı.
En önemlisi, herkes için eşit hukuk uygulanmalı. Ayrıcalık değil, adalet olmalı.
Yorumlar
Kalan Karakter: