Ünlü yazar Kenan Karabağ, ‘Kura çözüldü’ adlı kitabıyla dikkat çekiyor. 1956 yılında romanın geçtiği topraklarda doğduğunu belirten Karabağ, “Çok sonra öğrendim doğduğum köyün bir Malakan köyü olduğunu. Onların öyküleri ile büyüdüm. Rumların, Ermenilerin ve Kara kapakların birlikte yaşadıkları zamanları derledim. Başlarına gelenleri öğrendim. Sırlarına nail oldum. Gün geldi doğduğum topraklarda onların hayatlarını yazmak için kaleme ve kağıda sarıldım. Çocukluğun düşleri gerçekleşti. Dokuz yaşında ayrıldığım diyarları anlatmak için yeniden yollara düştüm. Adım adım gezdim. Öğrendiğim her hikayeyi yüreğime yerleştirdim. Rüyalarıma girdiler” diyor
BÜYÜK TAŞI GÖRDÜM
Gezip gördüğü her yerde, “Artık sırlarımızı öğrendin bizi yazmayacak mısın” diye sitem edildiğini anlatan yazar Kenan Karabağ, “Kitapları yazdım tam dört cilt oldu. Oradan gidenlerin izlerini buldum. El yazmalarına ulaştım. Aziz Petrus ve Pavlus’u andıkları Kura boyundaki büyük taşı gördüm. İçtikleri şifalı sudan tattım. Düğünlerine derneklerine konuk oldum. Yaşadıkları yerlerde hep onları aradım. Yüzlerce sayfalık kitaplarla onlara hayat verdim. 1965 yılında ayrıldığım diyarlara armağan olsun” diye konuşuyor
DAHA YAZACAKLARIM VAR
12 Eylül 1980’de darbenin cezaevlerini gördüğünü dile getiren Karabağ, “Ölümle iç içe yaşadım. Yazmak bir tutku oldu. Şiirle başladığım yazın hayatım romana çevrildi. “Kura Çözüldü” bittiğinde yüreğimin derinliklerinde büyük bir rahatlama oldu ve ben 12 Eylül 1980 darbesinde hayatta kalmış olmaktan bir kez daha kıvanç duydum. Çünkü daha yazacaklarım var… İkinci kitabı sunarak üstümdeki bir yükten daha kurtuldum. Şimdi sıra üçüncü kitapta o kadar çok kahraman bekliyor ki beni onları yalnız bırakmak olmaz, kalem elimde yürek yine coşkuyla atıyor… Ve ilk satırlar ruhuma düşüyor. Yazmak ve yazdıklarımla birbirlerine hayat vermek şu evrende tattığım en güzel duygu” şeklinde düşüncelerini dile getiriyor.
Kitabın içeriğini köşemde yayımlayacağım.
İlgiyle okuyacağız bir yazı dizisi olacak çok yakında buradan okuyabilirsiniz...