Sevginin Yettiği Yerde, Bilmek Şart Değil
İnsan olmak; kalpte sevgi barındırmak ve onu sonsuza kadar yaşatabilmektir.
Bazı insanlar güçlü doğmaz; güçlü olmayı seçer.
Ve bazen en büyük kahramanlar sessizce, alkış beklemeden yaşar hayatlarını.
Ben, Down sendromlu genç bir babaydı. Oğlu Noah doğduğunda, doktorlar onun çocuk yetiştiremeyeceğini söylediler. Ama Ben kalbinin sesini dinledi:
"Her şeyi bilmiyor olabilirim... ama seni nasıl seveceğimi biliyorum."
Ve gerçekten sevdi.
Ninniler ezberledi, titreyen elleriyle besledi, geceler boyunca kucağında salladı.
Yarı zamanlı çalıştı, kazandığı her kuruşu oğlunun geleceğine adadı.
Fısıltılar vardı… sorular… şüpheler… ama Ben hep gururla gülümsedi:
"Bu benim oğlum. En iyi arkadaşım."
Yıllar geçti. Roller değişti.
Noah büyüdü, Ben yaşlandı.
Bir sabah Ben, hafızasını yitirmiş halde Noah’a sordu:
"Sen benim arkadaşım mısın?"
Noah, elini tuttu ve yanıtladı:
"Ben senin oğlunum... Senin sevginle büyüdüm."
Şimdi sıra Noah'ta.
O babasını besliyor, yürütüyor, ninniler söylüyor.
Bir ömrü, sevgiyle iki kez yaşıyorlar.
Dünya belki yaşlı bir adam ve oğlunu görüyor...
Ama Noah bir öğretmeni, bir kalbi, bir kahramanı görüyor.
Ben, Down sendromlu bir bireydi çoğu kişinin “imkânsız” dediği bir yolculuğu sevgiyle mümkün kıldı.
Sevgi galip geldi.
Ama biz?
Bize ne ağır geldi de bu denli acımasız, ruhsuz olduk? Yaşadığımız şu günlerde ne sevgi kalmış ne saygı adete acımasız bir canavara dönmüş herkes kendi menfaatleri için kendi çıkarları için etraflarına nefret tohumları ekiliyor umarım birgün herkes doğru olanı bulur ve Sevgi ve saygı Dünyaya hakim olur. O dünyada buluşmak dileğiyle, öğüne kadar Kalın sağlıcakla
Yorumlar
Kalan Karakter: