Yolda yürürken insanlara “Bankalarla aranız nasıl?” diye bir soru yöneltseniz yüzde yüz şu cevabı alabilirsiniz:
“Allah düşürmesin…”
Bir kaç dostumuza da sorduk bankalarla aralarının nasın olduğunu…
İllallah etmişler…
Kimisi de beddualarda bulunuyor…
Evet vatandaş bankalar için böyle düşünüyor, böyle söylüyor…
Dostlarımız da iyi düşünmüyor bankalar için…
Peki vatandaş neden bankalardan nefret eder duruma gelmiş?..
Mesela bir işyerinde çalışıyorsunuz…
Maaşınızı bankadan almak için hesap açtırıyorsunuz…
İmza attıkça atıyorsunuz…
İmza attığınız kağıdı okumuyorsunuz…
Mesela kredi çekmek istiyorsunuz.
Başvurunuz inceleniyor ve kabul görüyor…
Ardından imzalara geçiliyor…
Sanki bir futbol takımına transfer olmuş gibi bir sürü evrağı imzalıyorsunuz…
İmza yetmez gibi emekliyseniz maaşınızı bankalarından çekme koşulunu öne sürüyorlar…
“Tamam” diyorsunuz, bankacı hızını alamıyor, “Elektrik ve su faturasını da biz ödeyelim” teklifinde bulunuyorlar…
Daha doğrusu dayatmada bulunuluyor…
Kredi için başvurduğunuzda eğer elektrik, su ya da telefon faturasını ödemelerini kabul etmediğiniz taktirde kredi faizi 1-2 puan yükseliyor…
Yani şunu demeye getiriyor bankalar:
“Ben ne dersem onu yapacaksın…”
Madem bankaların her dediğini yapacaksa vatandaş o kadar evrak imzalatmaya ne gerek var…
Kağıdın üzerine “Bankanın her dediğini, koşulunu kabul ediyorum” ibaresini koyun vatandaşı da fazla uğraştırmayın…
Bütün bunlar yetmezmiş gibi size bir de kredi kartı gönderiyorlar…
Kardeşim bir sor bakayım vatandaş kredi kartı istiyor mu, istemiyor mu?..
Yani diyeceğim o ki, vatandaş bankadan kredi çekecek tabiri caizse “Anasından emdiği süt” burnundan geliyor…
Tabi bunların yanında bir de masraf alıyorlar…
Yok dosya masrafı, yok sigorta…
Çektiğiniz kredinin sigortasını dahi ödüyorsunuz…
Noktalayacak olursak paran varsa da, yoksa da rezil oluyorsun…
Yorumlar
Kalan Karakter: