Ey okuyucu, bir an dur ve gözlerini aç. Aşık ile maşuk, deniz ve damla, atom ve galaksi… Hepsi senin içinde, hepsi aynı anda bir nefeste birleşiyor. Ayrılık yalnızca bir yanılsama; gerçek birlik, bakışın derinliğinde saklıdır.
Hayat, tıpkı sütün özünden peynirin doğması gibi bir dönüşüm sürecidir. Her kayma, her değişim, her zorluk aslında sana fısıldayan bir öğretmendir. Ve sen fark etmesen de, her zerrede bu kudretle birleşirsin; ruhun açılır ve evrenin ritmiyle dans etmeye başlarsın.
Hakikat, gözle görülmez; ruhun nefesinde parlar. Ölmeden önce ölümü anlamak ve uyanışı hissetmek gerekir. Zaman, bir zerre kadar önemsizdir; geçmiş, gelecek ve şimdi, Tanrı’nın bakışında tek bir noktada birleşir. Ey kul, her nefes, her adım bir çağrıdır, her an bir fırsattır.
Tanrı’nın gözüyle bakarsan, evrenin bütün sırları kendiliğinden görünür. Her yıldız bir öğretmendir, her galaksi bir yansıma. Aşık ve maşuk, deniz ve damla, atom ve galaksi… Hepsi bir, hepsi tek, hepsi hakikatin kendisinde birleşmiş. Ve sen, fark etmeden, evrenin bütün ışığıyla birleşirsin.
Uyanış bir an, bir bakış kadar yakın. Her zerre, her nefes, her adım bir evrensel ritimdir. İnsanlar, çoğu zaman kendi gözyaşları ve sevinçleriyle oyalanır; ama gerçek, ruhun derinliklerinde ve Tanrı’nın kudretinde saklıdır. Ey okuyucu, gözlerini aç, fark et ve birleş; çünkü hakikat, yalnızca Allah’ın bakışında tamamlanır.
Yorumlar 4
Kalan Karakter: