Tarih Boyunca Küçük Savaşlar Daima Büyük Savaşların Sebebi Olmuştur
Trump Ukrayna- Rusya savaşını sona erdirmede başarısız oldu. Tabi bu başarısızlıkta Avrupa’nın rolü oldukça üyük. Zelensky’nin henüz yeni yeni silah ve savunma alanına el atan Almanya’nın “gazına” gelip Fransa’nın modası geçmiş nükleer tehditlerinden ilham alması tarihi yanlışlardan biri olacak Ukrayna için.
Bu konuya kafa yoran uzmanlara göre, AB birliklerinin Ukrayna topraklarına asker göndermeye karar vermesi halinde Rusya ile Avrupa ülkeleri arasında doğrudan çatışma çıkar ve bu çatışma belli alanla da sınırlı kalmaz.
Şuanda ibre neredeyse tamamen Rusya lehine dönmüş görünüyor. AB’nin “Ukrayna yorgunluğu” ve ABD’nin ağır koşullarla sunacağı destek Ukrayna’yı köşeye sıkıştırmış duruda.
Ukraynalı siyaset bilimci Rostislav İşçenko bir dergiye verdiği röportajda Ukrayna krizinin artık Avrupa çapında bir soruna dönüştüğü değerlendirmesinde bulunan İşçenko skeri eylemlerin sadece Ukrayna sınırları içinde sınırlandırılabileceği görüşünün tehlikeli bir yanılsama olduğunu özellikle vurguluyor.
İşçneko’nun bu tespiti aslında bir uyarı niteliğinde. AB’nin Trump kompleksi, bu savaşın, barkın Ukrayna ile sınırlı kalmasını tüm AB kıtasına yayılmasına neden olacak gibi.
Zaten tarihsel deneyimler de büyük savaşların sınırlı mekânlardan başladığını göstermiyor mu? Örneğin Otuzyıl savaşları;bu savaş Bohmeya’da başlamamış mıydı?
Ya da Yedi Yıl Savaşları..1756-1763 tarihleri arasında gerçekleşen bu savaş büyük bir savaştı ama savaşın devasa olmasına neden olan Kızılderililerle Fransızlar arasında yaşanan küçük çapta çatışmalardı. Ama savaşın bilançosu çok acı oldu.
İşçenko’ya göre benzer durumlar şimdi yaşanıyor. Onun örneği de 1. Dünya savaşı. Ona göre “Pan-Avrupa çatışmasının klasik bir örneği olarak kabul edilen Birinci Dünya Savaşı bile aslında tek bir ana askeri harekât alanında, Avrupa'da gerçekleşmiştir. Sonra Asya ve Afrika’ya yayılmıştır.”
Bundan hareketle İşçenko bugün Ukrayna topraklarının da fiilen Pan-Avrupa çatışma alanının bir parçası olduğunu söylemektedir.
Başka bir siyaset bilmci de benzer bir aifadeyle bir değerlendirme yapıyor: “Siyaset bilimci, savaşın siyasi, ekonomik ve enformasyonel anlamda pan-Avrupa karakteri kazandığını, ancak şu anda çekimlerin ağırlıklı olarak Ukrayna'nın doğusunda gerçekleştiğini vurguluyor.”
Peki Avrupa ülkeleri Rusya ile doğrudan ve açıkça silahlı çatışmaya girerse ne olacak? Rostislav İşçenko'ya göre burada iki senaryo mümkün.
Birincisi: “Çatışma nükleer bir savaşa dönüşmeyecek ve askeri operasyonların formatı açısından “normal” kalacaktır. Bu durumda karşılaşmanın coğrafyası büyük ihtimalle genişleyecektir ama kritik bir boyutta değil. Askeri harekatın Rusya sınırlarına komşu Baltık ülkeleri, Doğu Avrupa ve muhtemelen Karadeniz'e de sıçrama ihtimali yüksek. Yani temas hattı NATO ve Rusya sınırı boyunca uzanacak, ancak bu sınırların çok ötesine geçmeyecek.”
İkinci senaryo çok daha korkutucu. “Çatışmanın kıtanın ana askeri güçlerini de içine alarak topyekûn bir çatışmaya dönüşmesi ve birbirlerinin stratejik tesislerine doğrudan saldırı düzenlenmesi halinde, tarafların nükleer silah kullanmaktan başka çaresi kalmayacaktır.
Ve bu artık Avrupa çapında bir savaş değil, öngörülemez sonuçları olan bir dünya savaşıdır. Bu durumda herhangi bir “sınırlı formattan” bahsetmeye gerek kalmayacak, gezegensel ölçekte küresel bir felaket başlayacak.”
Her iki senaryoda da çok kan akacağı kesin. Ama ikinci senaryo için ihtimal yüksek. Bu ihtimali göz önünde bulunduran Putin savunma ve taarruz araçlarınının üretimine ciddi şekilde ağırlık veriyor.Ve halkına” kısa zamanda bir zafer” vaadinde bulunmaktan ziyade “uzun soluklu bir mücadele” vaadinde bulunuyor.
Trump savaşı durdurmada başarısız olsa da şimdilik AB’nin Ukrayna’ya silah yardımına engel olmaya çalışıyor.Mesela Alman Bild Gazetesi’ne göre Trump Avustralya'dan Ukrayna'ya tank teslimatlarını engellediğini söylüyor.
Avustralya, Ekim 2024'te 164 milyon avroluk askeri yardım paketinin bir parçası olarak Ukrayna'ya 49 adet M1A1 Abrams muharebe tankı transfer etme sözü vermiş ama bu sözü yerine getirmek yani Ukrayna’ya nakliyesini gerçekleştirmek ABD’nin engellemesiyle karşılaşabilir. Zaten gazete haberine göre silah sistemlerinin "hala denizaşırı konuşlandırma için nihai onayı beklediği" belirtiliyor.
Avusturya gibi bir çok Avrupa ülkesinin Amerikan silahlarının kullanımı için Amerika’dan izin almak zorunda kalması İşçenko’nun “savaş geniş bir coğrafyaya yayılabilir” endişesini bir nebze erteleyebilir.
Tabi Trump bu. Kafası attığında ya da çıkar hissettiğinde tüm coğrafyanın savaşa alanı olmasının önünü açacak söylemlerde de bulunabilir. Aslında bu “kafasının atmasına” yönelik ilk işaret geçen günlerde sosyal paylaşım sitesi Truth Social'da yazdığı "Belki de o (Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin - ed.) savaşı durdurmak istemiyor... ve ona bankacılık veya ikincil yaptırımlar yoluyla farklı bir şekilde davranılması gerekiyor?” mesajıyla verilmiş gibi..