Son zamanlarda daha 2. Bölümü göremeden bir çok dizi final yapıyor. Eskiden "Enflasyon Canavarımız" vardı artık "Reyting Canavarımız" var. Peki nedir bu herkesin ağzında dolaşan Reyting? Reyting, herhangi bir televizyon kanalının izlenme oranlarının bütününe verilen addır. X kanaldaki X bir programın izlenme payının yüzdesi reytingini belirler. Bu programın yayınlandığı saatler arasında, o saat dilimindeki her dakika için ortalama bir seyirci yüzdesi çıkartılır ve bu yüzde reyting aracılığıyla belli olur. Reyting neye göre ölçülüyor? 1988 yılından beri ülkemizde ölçülmeye başlanan reyting, ülke genelinde toplam 2200 haneden alınan verilerle ölçülür. Tüm televizyon izleyicilerinin izleme oranlarının toplandığı yanlış bir bilgidir. Reyting aslen izleyicinin değil reklam verenin daha çok ilgilendiği bir alandır. Çünkü ürününün reklamını verecek şirket ilk olarak reyting oranlarına bakmakta, o bilgiler doğrultusunda kanallara reklamını vermektedir. Bir dizinin ne kadar çok izlenme oranı olursa o kadar çok bireye hitap ettiği göz önünde bulundurulursa, markaların da yüksek reytingli dizilere yönelmesi bu sebeptendir. Yeterli reyting alamayan bir dizi doğal olarak yeterli reklam da alamaz. Reklam alamadığı takdirde finansal olarak sponsor bulamaz ve bununla birlikte bir çok kez şahit olduğumuz gibi erken final yapmak durumunda kalır. Herkesin merak ettiği A/B ve TOTAL ne demek? Ölçüm yapılan dört tane grup var. A/B, C1, C2, D/E. Bu grupları oluştururken hane reisinin eğitim ve mesleğine bakılıyor. Eğitim düzeyi yüksek olan insanlar A/B dediğimiz grubu oluşturuyor. C ve D/E grubu ise daha alt geliri temsil eden insanlar. Total ise bütün bu grupların toplamı demek. Örneğin; Show Tv ya da Kanal D gibi kanallarda akşam kuşağında konukların halay çektiği bir program asla görmeniz mümkün değildir. Reklam sektöründeki en büyük pay çocuklarda! Her şey bu oranlarla ve gruplarla doğru orantılı olarak reytingle ilişkilendirilir. Ve bu aşamalar reyting ölçme mantığında ele alındığı zaman, evlerine reyting ölçer yerleştirilen bireylerin ailelerindeki herkesi de kapsamak mecburidir. Anne, baba ve kaç çocuk varsa kumanda üzerinde herkesin kendisine ait numarası olur. Örneğin; gündüz kuşağında anne televizyon seyrediyorsa ve kumandada numarası 2 ise önce onu tuşlar ve ardından izlemeye başlar. Belirli aralıklarla televizyonda hala aynı kişinin izleyip izlemediğini soran uyarılar belirir. Hala aynı kişi izliyorsa numarasını tuşlar ya da annenin yerine baba ya da çocuk izlemeye başladıysa kendi numaralarını tuşlarlar. Örneğin; C2 grubunun içerisinde sayılan bir ailenin çocuğunun ne tür programlar izlediği, hangi saatte neye yöneldiği, dolayısıyla çocukların reklamlar vasıtasıyla istenilen ürüne yönlendirilmesi marka sahipleri için çok fazla önem taşır. Reklam sektöründeki en büyük pay çocuklara yönelim olduğu için çocukların TV başında geçirdikleri zamana çok önem verilmektedir.
Kesinlikle. Mukemmel bir yazı olmus. Tum medya planlaması bu canavarın kontrolunde.