Restorasyonu tamamlanan Yeni Camii, 27 Haziran 2014 günü ibadete açıldı. O günden beri bitmeyen bir halı borcu var. Bu borca şimdi elektrik de eklendi.
İmam ‘Ben söylemekten hicap duyuyorum” diyor
Çünkü her Cuma namazı öncesi cemaate ‘Borcumuz var. Halı borcunu ödeyin. Elektrik borcunu ödeyin’ demekten imam da gına geldi.
Hani Türk filmlerinde borcundan dolayı kasabın bakkalın önünden geçemeyen Kemal Sunal gibi o da ne yapacağını şaşırmış durumda yardım istiyor!
Ne bitmez borçmuş ki 2014’den beri bir türlü bitirilemiyor!
Bu camiye nereden halı getirdiler de, nasıl döşediler de borcu bitmiyor!
*****
Cami imamının düşürüldüğü duruma bakın!
Adam vaazını okuyup Cuma namazını mı kıldırsın, caminin halı ve elektrik borcunun nasıl ödeneceğiyle mi uğraşsın!
Şu, Ramazan ayında yüzünü saklayan çocukların ve kadınların eline iki üç gıda poşeti sıkıştırıp ‘Yoksullara yardım ettim’ havasına giren dernek başkanları bu camiyi görmüyor mu?
Ertesi gün yerel gazeteleri toplayıp “Yoksullara yardım ettim” diye bürokratlara hoş görünen dernek başkanları bu caminin önünden geçmiyor mu?
Yoksa haber değeri yok diye görmezden mi geliyor?
Cami imamı sürekli para istemekten nasıl hicap duyuyorsa, biz de ‘yoksula Ramazan yardımı’ adı altında insanların masum duygularını sömürüp, onları reklam malzemesi yapanlardan o kadar hicap duyuyoruz!
*****
Birileri artık buna bir son vermeli
Artık Diyanet İşleri Başkanlığı mı verir, Adana Valiliği mi verir, Büyükşehir Belediye Başkanlığı mı verir bilemem
Ama camiye giden cemaat, her Cuma ‘Borç, borç, borç’ lafı duymaktan bıktı.
Zaten hayırsever insanlar, isteseniz de istemeseniz de elini cebine atıp vereceğini veriyor, yapacağı yardımı yapıyor
Cebindeki bozuklukları dağıtan insanlar da var
Bütün bunlara rağmen halen halı borcu diye cemaatin karşısına çıkılması çok hoş olmuyor!
*****
Yani, bir cami imamı halı ve elektrik borcundan dolayı bunu söylemekten hicap duyuyor da…
Siz bürokrat olarak, başkan olarak, amir olarak, memur olarak, bilmem ne olarak…
Bunun ödenmesi konusunda hicap duymuyorsanız
Ayıp!