Yolda yürürken, araç kullanırken ya da toplu taşıma araçlarıyla seyahat ederken mutlaka denk gelmiştir…
Kimler mi?
Sıralayalım…
Bir eliyle direksiyonu, diğer eliyle cep telefonunu idare edenler…
Yavaş giderek yolun sonunu işgal eden sürücüler…
Yolun sağından sollamaya çalışan trafik magandaları…
Yolun solundan ya da ortasından seyahat ederek trafiği ve kendisini tehlikeye atan motorsiklet sürücüleri…
Seyahat eden vatandaşın güvenliğini düşünmeden birbirleriyle yarışan toplu taşıma araçları…
Şehir merkezinde kilimaları açan, kemer takan, kenar semtlere geldiğindi klimaları kapatan, emniyet kemerini çıkaran topla taşıma sürücüleri…
Yolcunun “Klimayı neden açmıyorsunuz” sorusuna “Açmıyoruz” yanıtı veren toplu taşıma aracının şoförleri…
Adana’nın yakıcı sıcağında ne yazık ki bunlar yaşanan ve yaşanmış olaylar…
Bu olumsuz tavırlara kim dur diyecek merak ediyorum…
Trafik polisleri zaman zaman denetleme yapıyor. Zaten trafik polislerinin yaptığı denetleme günlerini araç kullanan cümle alem sürücüler biliyor…
Halbu ki, kentin heryerinde denetleme yapılsa, daha faydalı olmaz mı?
Özellikle toplu taşıma araçları denetlenirse, ne yolcu ile şoför birbirine ters sözler sarfeder, ne de istenmeyen davranışlar olur…
Yani trafik ekipleri sadece kentin merkezinde değil, kenar semtlerde de denetleme yapmalı..
İnanıyorum ki, bu denetlemeler olursa şoförler hariç diğer insanlar mutlaka daha mutlu olacaktır…
Bir de motorsikletli sürücüler var. Kendilerini dev aynasında görür gibi yolun ortasından ya da solundan giderler. Halbuki, trafiği ve kendi canlarını tehlikeye atarlar.
Motorsiklet sürücüleri yolun solundan gider, araçların hızlı seyir ettiği bulvarlarda durarak kaldırımdan diğer yola geçmeye çalışırlar…
Şimdi böyle motorsiklet sürücüleri hem kendi canlarını tehlikeye atmış oluyor, hem de trafik kazasına davetiye çıkarıyor…
Velhasıl Adana’nın araç trafiği “Arap Saçı” gibi çözebilene “Helal olsun” demekten kendimizi alamayız…
Sonuç itibariyle Adana’nın “Arap Saçı” konumundaki trafik sorununu kim çözecek merakla bekliyorum…