Kimi insan vardır şöminenin yanında ısınır, çayını içer…
Kimi insan vardır sobanın başında ısınmaya çalışır…
Kimi insan vardır evinde sobası yoktur, battaniyeye sarılarak ısınmaya çalışır…
Kimi insan vardır havanın soğukluğuna aldırış etmeden mendil satar ekmek parası kazanmak için…
Kimi insanlar vardır dilenir…
Kimi çocuklar vardır bu soğukta trafik ışıklarının bulunduğu kavşakta bekleyerek araçlarının camını silerek para kazanmaya çalışır…
Kimi çocuklar vardır sabahın ayazında simit satmaya başlar…
Kimi çocuklar vardır tamirhane köşelerinde meslek öğrenmeye çalışır…
Kimi çocuklar, gençler vardır garsonluk yapar…
Kimi çocuklar vardır kayak dersi alır, tatil yapar…
Kimi insan vardır bu soğuk havada çöplüğün içindeki işe yarayan gıdaları toplayıp evine götürür…
Kimi insan vardır belediyelerin çöp araçlarının arkasında sabahtan akşama kadar gezer çöpleri toplar…
Kimi insan vardır soğuk havaya aldırış etmeden elinde süpürge yolları, caddeleri, kaldırımları süpürür…
Kimi anne vardır çocuğuna süt alacak para bulmak için cam siler, temizlik yapar, mendil satar…
Kimi insan vardır hamallık yapar…
Kimi insan vardır tablada sebze meyve satarken araya da zabıta ile kovalamacayı sıkıştırır…
Kimi insan vardır, sabahtan akşama kadar oturduğu yerde bilgisayarın başında çalışır, en sonunda gözleri iflas eder…
Peki hepsi ne içindir?..
Üç kuruş para kazanıp ailesini geçindirmek içindir…
Ailesini hiçkimseye muhtaç etmemek içindir bütün bu uğraşlar…
Namusuyla, şerefiyle, haysiyetiyle para kazanıp geçinmek içindir bütün bu mücadele…
Hakkı olmayan parayı kazanan da, hakettiği parayı kazanan da bu dünyadan kefenle gidiyor…
Giderken birisine “Helal olsun” deyip haklarını helal ediyorlar…
Diğerine “Allah’a havale ettik” deyip gönderen de oluyor…
Önemli olan bu dünyada bir hoş sada bırakabilmektir…
Önemli olan “Başın dik” gitmektir…