Düzgün Coşkun’un feryadına Seyhan Belediye Başkanı kulak verdi.
Dün bu köşede, meslek büyüğümüz kıymetli ağabeyimiz ve bir dönem birlikte çalışmaktan onur duyduğum Düzgün Coşkun’un sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımla feryadını dile getirmiştim.
Tekrarlayacak olursak Düzgün ağabey sosyal medya hesabında şu paylaşımı yapmıştı:
***
“ADANA’NIN GÖZDE PARKI ADETA KADERİNE TERK EDİLMİŞ!...”
“Adana'nın gözde dinlenme yerlerinden birisi olan Şehitler Parkı sahibini arıyor.
Şehitler Parkı hizmete açıldığı Haziran 2006 yılından bu yana, hiç bu kadar bakımsız olmamıştı. Sezon dolayısıyla sulama yetersiz yapıldığı için çimler kurudu. Oysa DSİ sulama kanalı Şehitler Parkı'na paralel akıyor. Aradaki mesafe 10-12 metre.
Parka ayrı bir görsellik kazandıran çam ağaçların büyük bölümü kurumaya yüz tutmuş. Bu ağaçlar her ne kadar suya ihtiyaç duymasa da!
Park içinde yer alan fitnes aletleri ya kırık ya da dökük. Çoğu kullanılamaz halde.
***
-Bayraklar sezon nedeniyle renk vermiş -
Park alanında 16 Türk Devleti'ni simgeleyen Bayraklar mevsim dolayısıyla renk vermiş. Bu şablon belediye yetkililerine de yakışmıyor.
Ayrıca mermer kaideler arasında derin çatlaklar oluşmuş. Sonbaharın gelmesiyle ağaçlardan dökülen gazellerin hışıltısı kulağa müzik gibi gelse de hafif bir esintiyle çirkin bir görüntü sergiliyor. Ayrıca parkta nefes almak için yürüyüş yapanlar, banklarda oturup zaman geçirenler de kirliliğe adeta davetiye çıkarıyor. Yanlarında getirdikleri kabuklu yemişler yeniliyor çöpler olduğu yerde bırakılıyor. Oysa ellerini uzatabilseler çöp kutusuna çöpleri atabilirler. Nedense bu zahmete kutlanmadıkları dikkatlerden kaçmıyor. Şehitler Parkı'ndaki kirliliğin en büyük müsebbibi bu insanlar maalesef!
***
-Park eski ihtişamlı konuma getirilsin-
Güzide Şehitler Parkı eski ihtişamlı haline ne zaman dönüştürülecek? Şehit isimlerinin yazılı olduğu mermer kaidelerin çevresine mevsimlik çiçekleri ne zaman dikilecek merak konusu.
Sabah yürüyüşe çıkan insanlar parktaki çam ağaçlarının kuruduğunu ifade ederek, belediyenin bu konuda neden önlem almadığını soruyor. Şehitler Parkı'ndaki kötü manzaranın kısa sürede ortadan kalkmasını istiyor. Bu konuda Seyhan Belediyesi Park ve Bahçeler Müdürlüğü yetkililerini göreve çağırıyor. Renk veren bayrakların yenileri ile en kısa sürede değiştirilmesinin gerektiğini belirtiyor.”
***
Düzgün ağabeyin bu haklı feryadının yetkililer tarafından duyulması için köşemde konu etmiştim.
Dünkü konuyla ilgili olarak Seyhan Belediye Başkan Yardımcısı kıymetli kardeşim Gökhan Üney bizleri bilgilendirdi.
Üney konuyla ilgili şu ifadeleri kullandı:
“Park Bahçeler Müdürlüğü sabah harekete geçti. Ayrıca Başkan bey sabah sabah evden çıkmadan bütün yerel gazeteleri tek tek bizzat okur. Bayraklar da dahil hepsine bakılacak. İlginize teşekkür ediyoruz.”
***
Dünkü köşe yazımda aslında biraz da serzenişte bulunmuştum.
Şu ifadeleri kullanmıştım:
“Bu feryadın sadece sosyal medyada kalmaması için köşemde paylaştım. Düzgün Coşkun ağabeyin sitemini, Şehitler Parkı ile ilgili görüşünü bu satırlara taşıdım.
Umarım bu kenti yöneten değerli belediye başkanlarının basın danışmanları görür, başkanlarını bilgilendirir. Zira biliyorum ki, belediye başkanları ya vakitleri olmadığı için ya da sorunları görmemek için “YEREL GAZETELERİ OKUMAZLAR…”
***
Aslında basın danışmanlarının görevi gazetelerde gördükleri eleştirel ya da kentin sorunlarıyla ilgili çıkan haberleri başkanlarına aktarmak, onları bilgilendirmektir. Ancak, biliyor ve inanıyorum ki, hiçbir basın danışmanı başkanını bilgilendirmiyor. Aslında bu durum başkanların basın danışmanlarına tem yetki vermemesidir. Eğer tam yetki verseler mesela başkanlar her şeyi “Ben Bilirim” sevdasından vazgeçip basın danışmanlarına “Gazetelerde kentimizle ilgili çıkan her haberden haberim olacak” yetkisini verse işler daha kolay olur…
Sahi burada basın danışmanlarını da konu etmişken bir şey söylemeden geçemeyeceğim. Mesela geçtiğimiz günlerde bir ilçe belediyesinin başkan basın danışmanını aradım, telefonu çaldı. O danışman ne telefona baktı, ne de geriye dönüş yaptı…”
***
Burada şunu da söylemeden geçemeyeceğim. Gökhan Üney, Seyhan’da başkan yardımcısı olmadan önce yani Basın Yayın Daire Başkanıyken hep gazetecilerle yakın ilişki içerisinde olmuştur. Sevgili Başkan yardımcısı Gökhan Üney, gazeteci kökenli olmamasına rağmen, gazetecilerle hep iç içe olmuş, sorunlarını dinlemiş ve çözümü yolunda üretken olmuştur. Ancak, ne yazık ki, gazetecilikten belediyelere “Zıplayan” danışman meslektaşlarımız geldikleri yerleri unutmuş, yeri gelmiş gazetecilere görünmemek için “Hikayeler” uydurmuş, yeri gelmiş telefonlara bakmamıştır…
***
İşte benim kızdığım nokta budur. Sizler belediyelerde “Basın Danışmanı” olarak yer alıyorsunuz. Dolayısıyla gazetecilerden kaçmak, telefonlarına bakmamak gibi bir lüksünüz olamaz.
Şunu da not düşmek gerekirse, tüm belediyelerdeki basın danışmanı tüm meslektaşlarımı kastetmiyorum. Bazıları yukarıda sıraladığım gibi davranmaktadır.
Noktalayacak olursak; Öncelikli olarak Şehitler Parkı’nın sorunlarını sosyal medya hesabında paylaşarak bilgimiz olmasını sağlayan meslek büyüğüm kıymetli ağabeyim Düzgün Coşkun’a, sorunlara anında çözüm bulan, bilgilendiren kıymetli kardeşim Seyhan Belediye Başkan Yardımcısı Gökhan Üney’e ve Şehitler Parkı’nın sorunlarının giderilmesi konusunda talimat vererek Park Bahçeler Müdürlüğü ekiplerini harekete geçiren Seyhan Belediyesi’nin değerli Başkanı Akif Kemal Akay’a teşekkür ediyorum. Eğer birlikte hareket edersek bu kent daha da güzel olur. Yani kırmadan, dökmeden yapıcı eleştirilerde ve uyarılarda bulunursak kentimizi daha yaşanabilir hale getirebiliriz.