Bölüm 2
Şunu da belirmekte fayda var: Amerika bu yardımları kendi devlet bütçesinden değil de kendi ekonomisinin temel taşı olan Amerikan silah endüstrisinden geliyor ve hal böyle olunca Amerika için kendi ekonomik gelirinin yanında ölümlerin pek bir anlamı kalmıyor.
Reuters ajansının tahminlerine göre, Rusya'nın askeri harcamaları ise 2023'teki 100 milyar dolardan sonra bu yıl 140 milyar dolara ulaşıyor. İnanılmaz devasa bir bütçe bu. Ve Forbes dergisine göre Ukrayna'nın işgali, işgalin ilk dokuz ayında Rusya'ya 82 milyar dolara mal oldu.
Ayrılan devasa bütçeler insan hayatını yok etmekle kalmayıp sağ kalanların yaşam koşullarını felce uğratıyor. Mesela Rusya-Ukrayna Savaşı’nın can kayıpları dışında sadece kendi ülkelerinde değil tüm ülkelerde insan hayatını her açıdan nasıl meşakkatli bir hale soktuğunu anlıyoruz. En bariz örneği: İnsanlığın kullandığı ihtiyaç malzemelerinin nerdeyse tamamının Petrole endeksli olmasının getirdiği sıkıntı.
Daha Mart ayında Ukrayna'nın kuzeydoğusundaki Belgorod bölgesinde Rusya topraklarının derinliklerinde ateşe verilen petrol depoları ve rafinerilerinin sadece Rusya’ya değil tüm dünya üzerindeki devletlere olan maliyeti ve bu maliyetin karşılanması için petrol bazlı ürünlerin fiyatlarının nasıl uçtuğuna bakmak yeterli. Buna Rusya ve Suudilerin Petrol üretimine yönelik kısıtlamalarını da eklerseniz varın yaşamın zorluğunu siz düşünün!
Küresel savaş henüz çıkmadan bu savaşa giden süreçteki gelişmelerin bile uluslararası mali ve ekonomik alana ne kadar zarar verdiğini göz önünde bulundurursanız Dünya Savaşı’nın bizzat kendisinin etkisinden ürkmemek mümkün değil.
Tabi Uzakdoğu’daki Çin de boş durmuyor. Tayvan’ı işgal edip ardından Hindistan’a ait Tibet’e göz dikmesinin yanında Amerika'nın küresel hegemonyasını yıkmak için İran ve Rusya'nın yanında yer alıyor;ve 2014'te 131 milyar dolar olan askeri bütçesini de bu yıl 231 milyar dolara çıkardı.
Aynı şekilde Çin'e karşı askeri açıdan güçlenen Japonya da 2023 bütçesini yüzde 11 artırarak 50,2 milyar dolara çıkardı.
Geçen hafta yayınlanan SIPRI raporuna göre dünya çapında askeri harcamalar 2023'te 2 milyar 443 milyar dolara ulaşacak. 2023 yılında dünya askeri/savunma bütçesindeki artış 2009'dan bu yana en yüksek artış oldu. Bu bütçenin 1.341 milyar doları NATO örgütünün bütçesi, bunun 916 milyar doları ise ABD'nin askeri bütçesidir. Ama durmadan para basan ABD’nin bile 2023'te devlet açığı 1,7 trilyon dolar.
Savunma ve taarruz bütçelerine fütursuzca ayrılan miktarlar pek yakında dünya genelindeki %46’lık(2 Milyar 500 bin) oranı çok daha yukarılara çıkaracak ve dünya, içine düştüğü cendereden kurtulmanın yolunu “resetlenmeye” ihtiyaç duyulacak yeni bir dünya savaşında bulacak.(Pek tabi kimsenin temennisi bu değil ama…) Bu resetlenme çok uzak bir zamanda olamayacağı gibi çok yakın bir zamanda da olmayacak. Bunun için öncelikle Ortadoğu ve Arap dünyasındaki rejimlerin değişmesi gerekecek.
Ve pek çok ülke,yaşam standardını korumak ve Üçüncü Dünya Savaşı'na hazırlanmak için büyük borçlara girecek;tüm ülkelerde artan faizler nedeniyle yatırımların, büyümenin, yaşam standardının, eğitim, tıp gibi hizmetlerin sağlanmasının sürdürülmesinin olanağı olmayacak.
Tarihte yaşanmış iki büyük dünya savaşının hazırlık aşamasını incelediğimizde gerginliklerin 70 ila 100 yıl kadar alabildiğince sürdüğü ve bu süreç sonucunda da dünyanın gerilmeye dayanamadığını görür,tıpkı 28 Haziran 1914'teki olay gibi birkaç kişiye yönelik suikastle de en zayıf noktadan dünyanın artık kustuğunu anlarız.