Danışılmayan danışmanlar!

Özellikle belediyelerde ve diğer resmi kurumlardaki danışman adı altında işe alınıp da danışılmayan danışmanlar, Korona virüsü sürecinde ne iş yapıyor merak ediyoruz doğrusu. Örneğin Korona virüs ile mücadelede hangisi, hangi aklı ve tavsiyeyi veriyor belediye başkanlarına ya da milletvekillerine. Yoksa ense mi yapıyorlar?
Nasıl olsa hangi belediyede kim danışman adı altında maaş alıyor kimse bilmiyor.
Gerçekte bilinen isimlerden başka hangi isimler maaşa bağlı, hangi isimler danışman olarak biliniyor bunu da biz bilmiyoruz. Ama muhasebe servislerinde bu isimler vardır. Ne de olsa maaşlarını belediyelerin muhasebe servisleri yatırıyor. Bu arada danışman adı altında ortalıkta dolaşıp da elden maaş alan var mı onu da bilmiyoruz.
Ama bildiğimiz bir gerçek var. Korona günlerinde yerel ve ulusal basına destek anlamında çoğu sınıfta kaldı. Birkaç belediye dışında çoğu yerel ve ulusal basını görmedi. Bu da danışılmayan danışmanların çapını ne güzel de gözler önüne seriyor değil mi?
 
*****
 
Allah rızası için bir başkan ya da yetkili biri bana ya da topluma açıklama yapsın. Her seçimden sonra gelen başkan, danışmanı adı altında onlarca kişiyi belediyeye yerleştiriyor. Peki bunlar ne iş yapıyorlar ya da hangi başkan hangi konuyu onlara danışıyor?
Boşu boşuna milyarlarca parayı iç etmek dışında ne işe yarıyorlar?
Bir de başkan, yanına danışman olarak aldığı bazı kişilere öyle bir imtiyaz veriyor ki değme gitsin. Ayrıca kimilerini başkan yardımcısı yetkisiyle donatıyor. Bu olayın biri, bu süreçte yapılan temizlik ve dezenfektan ilaç kullanımında, maske ve yemek dağıtımında dikkat çekiyor.
Şayet bir usulsüzlük yapıp birilerine fazladan kazanç sağlama çabasına gireniniz var ise bu şehrin ihtiyaç sahiplerinin tüyü yetmemiş yetimin hakkını yiyorsunuz demektir. Bunların iki elleri sizin  yakanızda olsun. Ayrıca kim haksız kazanç elde ediyor ve yiyorsa haram zıkkım zehir olsun...
 
*****
 
Gelelim milletvekili danışmanlarına.
Hadi birkaçını biz tanıyoruz, onlar bizi tanıyor. Görüşüyoruz. Bazı milletvekilleri çıkıp yerel basını Meclis'te gündeme getiriyor. Yerel ve ulusal basının sorunlarına çözüm arıyor. Hepsi bu kadar. Ya sonrası?
Adana'da 15 milletvekili var. Bunların da danışmanları var. Ankara'da var, Adana'da var. Şurada var burada var. Bunlar ne iş yapıyorlar?
Söz konusu yerel ve ulusal basın olduğunda basın danışmanları neden ortaya çıkmıyorlar?
İşleri düştüğü zaman gazete bürolarının kapılarını aşındırıyorlar. Yarın seçim olsa yine çat kapı gelecekler. "Biz sizin hakkınızı savunuruz" diyecekler.
Bu sadece A partisi B partisi için geçerli değil. Hepsi için geçerli.
Meclise gittikten sonra Adana'yı unutuyorlar. Biz danışmanları eleştiriyoruz ama milletvekilleri de onlardan geri kalmıyorlar. Orada konuşup geliyorlar, ellerini ceplerine atmıyorlar çünkü akrep var.
 
*****
 
Türkiye Korona virüs salgınından dolayı zor günler yaşıyor. Özellikle yerel ve ulusal basının içler acısı hali bir çözüm bekliyor.
Ama gelinen süreçte kimse elini taşın altına koymuyor. Her şeyi devletten bekliyoruz. Devlet yapsın istiyoruz. Devlet kurumları üzerine düşeni fazlasıyla yapıyor. Basın İlan Kurumu Genel Müdürü'nden illerdeki şube müdürlerine kadar hepsi gereken fedakarlığı yapıyor.
Biz milletvekillerinin nerede olduğunu soruyoruz?
Biz belediye başkanlarının nerede olduğunu soruyoruz?
Bu insanların bu kadar maaşlı basın danışmanları var. Neden bu insanlar basının sorunlarını vekillere ve belediye başkanlarına aktarmıyorlar.
Ve neden belediye başkanları ve milletvekilleri yerel basın adına inisiyatif alıp çözüm üretmiyorlar.
Daha neyi bekliyorlar?