Bundan tam 48 gün önce ülkemizin Kahramanmaraş ili merkez üssü olmak üzere 10 il 7.7 ve 7.6 şiddetindeki depremle sarsıldı.
Binlerce insan öldü, binlerce insan yaralandı, binlerce insan da evsiz ve yurtsuz kaldı.
Her acı günde olduğu gibi yine birlik olduk.
Oradaki insanların yaralarını sarmak için gece gündüz demeden koşturmaya başladık.
Göçük altında kalanlar için kurtarma çalışmaları devam ederken, hayatta kalanlar içinde gıda ve barınma ihtiyacı sağlanılmaya çalışıldı.
****
İlk günlerde birlik ve beraberlik içinde oradaki insanların yaralarını sarmak için koşturduk, elimizden gelenin fazlası yapmak için çaba sarfettik.
Şimdi depremin üstünden 48 gün geçti.
Şuanda oradaki insanlar ne haldedir bilen var mı?
Sadece haberlerde gösterilen ve görünen değil, sahiden nasıl olduklarını bilen var mı?
Gidip görmeden, yaşamadan kimse bilmez.
Üstünden ne kadar zaman geçerse geçsin acı bıraktığınız yerdedir.
İnsanlar acılarına rağmen ayakta durmaya çalışırken, bizlerde onlara destek olalım.
****
Hala depremler devam ederken, insanlar hala korku içindeyken bizler ne yapıyoruz?
Ne ile ilgileniyor, neye önceliğimizi veriyoruz?
İlk günlerde gösterdiğimiz çaba devam ediyor mu?
Dönüp bir düşünelim..
****
Bakın rahmet ayı olarak adlandırılan Ramazan ayına da girdik.
Bizler şuanda evimizde sahur ve iftar yaparken oradaki insanlar çadır içinde sevdiklerinin acısıyla geçiriyor bu ramazanı..
Depremden önce onlarda evlerinde belki Ramazan hazırlıkları yapmış, sevdikleriyle birlikte geçirmenin hayalini kurmuştu.
Şimdi ise evleri olmadan bir çadır içerisinde gelen yardımlarla ayakta kalmaya çalışıyorlar.
İşte bu yüzden ilk günki çabamız zaman aşırı olsada devam etmeli.
Unutmamalı ve unutturmamalıyız.
Çünkü oradaki insanlar hala yuva sıcaklığından mahrum..