-----Berlin Konferansi Avrupa 'da yüzyıl süren mutsuzluklara, acılara ve huzursuzluklara yol açtı.----
19.yüzyıl Afrika için Avrupalıların " kapışma yılı"ydı. Henüz bu topraklara bir kaç kâşif dışında gelen olmamıştı. David Livingstone bu kâşiflerden biriydi. Onu bir kaç kâşif daha takip etti.
Zamanla Afrika'nın verimli, verimli olduğu kadar da altında değer fışkıran toprakların varlığı Avrupalıların iştahını kabarttı.
" Burayı unutmuşuz" diyordu sömürgeci bir Avrupalı. Bir başkası " burası sahipsiz kalmış, bizim buraya gelmeyişimiz bu topraklar için son derece şanssızlık " diyerek dünyanın kendilerine ait olduğunu ima ediyordu.
Fransa, Almanya ve Büyük Britanya, Belçika bu topraklara gelerek ticeret merkezleri kurdular. Tıpkı İngiltere'nin Hindistan'da kurduğu " Levant Compny" şirketi gibi şirketleriyle her geçen gün çogalttilar ticaret merkezlerini.
1870'lerin sonunda Afrika 'da çok sayıda Avrupalı tüccar misyoner cirit atar olmuştu. Fakat bir sorun vardı. Afrika toprakları sanıldığı gibi sahipsiz değildi. Şefleri, kralları vardı bu toprakların.
Ancak buraların sahibi siyah benizli insanlar olmamalıydı misyonerlere göre. Ülkesini davet ettiler bu nedenle buralara.
En çok toprağı Belçika kralı Leopold ele geçirdi. Tahta çıkmadan önce de prens olarak ülke topraklarını genişletme isteğini sık sık dile getiriyor ancak nasıl yapacağını ve hengi toprakları ele geçireceğini bilmiyordu.
Kral olmadan önce halkına şöyle demişti " Şuna inanıyorum ki topraklarımızı genişletme zamanı gelmiştir. Bizden daha girişimci ülkelerin dünya üzerinde kalan bir kaç iyi yeri ele geçirmesi bizim için hiç de iyi olmayacaktır. Elimizi çabuk tutmamız gerek.."
Leopold kral olunca Afrika'nın merkezini alma fikrini parlemento reddetti. Bunun üzerine Leopold Afrika'ya modern bilim ve ticareti getirmesi için " Uluslararası Afrika Birliği "ni kuracağını ilan etti.
Kongo 'da ticaret yolları planlaması yapması için " Henry Stanly ' i görevlendirdi. Bu kişi daha önce Afrika'da uzun yıllar bulunmuş bir kâşifdi.
Stanly uzun yollar çizdi.Leopold Afrika Birliği adına ticeret yolları üstüne küçük tıp merkezleri açtı. Daha sonra bu toprakları kendi kişisel kolonisi ilan etti.
Alman devletleri de ondan geri kalmadılar. 1880'de II.Reich Almanya adına Afrika 'nın hem doğusundaki hem de batısındaki toprakları sahipleniyordu.
İspanya Afrika'nın Güneydoğusunu sahipleniyordu. Fransızlar batı, güney batı ve kuzeydeki toprakları ele geçiriyordu.
Yanlız tüm bu ülkeler daha fazlasını istiyordu.1880'den sonraki yıllarda çok sayıda ülke bu topraklar için kapışmaya başlıyordu. Bu nedenle bu döneme "Kapışma Yılları" dendi.
1884'te Almanya diğer devletleri Berlin 'de bir konferansa davet etti. Amaç kavga etmeden Afrika topraklarını paylaşmaktı.
"Herkese yetecek kadar toprak var" diyordu Alman kralı. Kâğıt üzerinde çizdiler kıtayı ve paylarına razı olup gayet memnun döndüler ülkelerine.
Ancak bu son derece " medeni " ve " barışçıl" çözüm ele geçirilmiş topraklarda binlerce yıldır yaşayan Afrika kabilelerini göz ardı ediyordu.
Çoğu Avrupalı Afrikalıların tam olarak insan olmadıklarını düşünüyordu. Kendi topraklarını koruyabilecek yeteneklerinin olmadığını düşünüyorlar ve onların ancak göz kulak olunması terbiye edilmesi ve kontrol edilmesi gereken çocuklar olduklarına inanıyorlardı.
Berlin Konferansi Avrupa 'da yüzyıl süren mutsuzluklara, acılara ve huzursuzluklara yol açtı.
Bir Avrupa ülkesi Afrika'nın bir toprağını ele geçirdiğinde, yeni kolonisinin etrafına sınırlar çizerek bu ülkeye " İngiliz Somali'si" veya " Rodezya" gibi ismler verdi.
Avrupa ülkeleri Afrika 'da sınır çizdiğinde genellikle "dost kabileleri birbirinden ayıran,düşman kabileleri aynı ülke sınırlarına hapseden sınırlar çizdiler."
1900 itibarı ile Afrika'nın her bir kilometre karesini bir Avrupalı ülke sahiplenmişti.
Berlin Konferansi sona eridiğinde henüz ergenlik çağındaolan yazar W.E.B.Du Bois yetişkin olduğunda şöyle diyecekti:
" Misyonerlerin ardından elmas altın bakır ve kalay madenlerinde petrol ormanları ve kakao tarlalarında ucuz iş gücü isteyen işgalci yatırımcılar geldi. Aile otoritesi bozuldu. Klan geleneği yok oldu. Şef'in gücü beyaz bölge komiserine geçti."
Yorumlar
Kalan Karakter: