10 Ocak Çalışan Gazeteciler Bayramı…
24 Temmuz Türk Basınında Sansürün Kaldırılması günü, dolayısıyla Gazeteciler Bayramı…
21 Ekim Dünya Gazeteciler Günü…
Peki gazeteciler bu günlerin neresin?..
Hiçbir yerinde…
Gazeteci kendi derdine düşmüş…
Gazeteci için bayram olsa ne yazar olmasa ne yazar…
“Çalışan Gazeteciler Bayramı”, “Türk Basınında Sansürün Kaldırılması Günü”, “Dünya Gazeteciler Günü” olunca değişen bir şey oluyor mu?
Olmuyor…
Sadece Gazeteciler Cemiyetleri’nin başkanları eline metni alıyor, okuyor, özgürlük diyor…
Yollar aşınmadan yürünüyor…
Atatürk Anıtı’na çelenk konuyor…
Günün anısına bir araya gelen gazeteciler sohbet ediyor…
Sohbette de gazetecilik mesleğinin neden yerlerde süründüğü konusu tartışılıyor…
Tartışıyoruz…
Tartışıyoruz…
Tartışıyoruz…
Bir adım ileri gidemiyor, hep geri gidiyoruz…
Peki bundan sonra ileri gider miyiz?..
Gitmeyiz…
Gerisin geriye devam…
Gazeteciliği bu duruma getirenler acaba şimdi mutlular mı?..
Mutlulardır mutlular…
Hatta ellerini ovuşturuyorlardır…
Gazeteciliği bu durumlara getirenler sizlere ne diyeyim ki?..
Siz anladınız ne diyeceğimi!..