Magandalar, hırsızlar, kapkaççılar derken şimdi de sokak ortasında alışveriş merkezlerinde silahlı çatışmalar yaşanıyor.
En son İstanbul'da bir alışveriş merkezinin restaurantında iki grup mafya arasında çıkan kavgada silahlar çekildi. Sonucunu hiç düşünmeden, oradaki masum insanların zarar görebileceğini düşünmeden, ne kadar da rahat silahlarına davranabiliyorlar..
Bu çatışmada 5 kişi yaralandı. Bu yaralıların dışında orda bulunan çocukların, kadınların psikolojisi ne olacak?
O travmayı nasıl atlatacaklar?
Ne yazık ki bunu konuşan yok.
**
Ne kadar olağan karşılıyoruz artık her şeyi.
Tabi ateş düştüğü yeri yakıyor.
Ya yanan yürekler ne olacak?
**
Yıllardır yazılan çizilen bu tür olayların önüne nasıl geçilecek?
Buradan tüm yetkililere seslenmek istiyorum.
Türkiye’de bu tür acılar yaşayan anne, baba, kardeş ya da yakınlara her yıl on binlercesi ekleniyor. Çünkü, milyonlarca kişinin evinde ya da belinde silah var ve bu silahlar yılda 3 binden fazla can alıyor.
**
Bireysel silahlanma nedeniyle meydana gelen yaralanma ve ölümlerde, Türkiye için sıradan birer haber haline dönüştü. Resmi rakamlara göre, bireysel silahlardan çıkan kurşunlarla ölenlerin sayısı yılda üç bini buluyor.
Yalnızca serseri kurşun ya da maganda kurşunu diye adlandırılan kaza kurşunlarıyla ölenlerin sayısı ise yılda 700’ün üzerinde. Çünkü, Türkiye’de milyonlarca silah var.
21 yaşını dolduran her Türk vatandaşının silah alabildiğini, prosedürün ise çok basit olduğunu belirtiyor kanunlar.
Sadece göstermelik bir sağlık muayenesi var. Ciddi bir muayene ve ciddi bir emniyet kontrolü yapılmıyor.
**
Özellikle son dönemde mala karşı olan suçlar; hırsızlık, gasp, kapkaç gibi suçlarla beraber zannediliyor ki, metropollerde olan insanların kendisini silahla koruması gerek. Böyle de bir teşvik var.
Artık bireysel silahlanma yasak, cezası da ağır olmalı.
**
Uzmanlara sorarsanız onlar da gerek ruhsatsız silah taşınmasına, gerekse silahla öldürme ve yaralamalara verilen cezaları çok az buluyor.
Ruhsatsız silah taşıyanlara 1 yıldan 3 yıla kadar hapis cezası verilirken, kaza sonucu ölüme sebebiyet verenler birkaç yıl hapis yatıp serbest kalabiliyor.
Yani ölen öldüğüyle kalıyor.
**
Çoğu zaman kutlamalarda ölen ve öldürülenin illiyet bağı var.
Kardeş, amca, yeğen, oğul, kız vs.
Bu yüzden kendi içinde kapatmaya çalışıyorlar.
Bu elbette ki cahilce yapılmış bir davranış.
Tabii bu konuda çok fazla bilgilendirme de yok.
Kısacası toplumsal bilinç ile toplu silahsızlanmaya gidilmeli diyorum.