Malınla övünme, mülkünle böbürlenme,
Her yolun ucu aynı sessizliğe çıkar.
Bir gün toprağa vardığında
Ne altının parlar,
Ne de unvanların yankı bulur.
Mezarlık kapısından içeri girince
Sorarsın kendi kendine:
Kim ağa, kim paşa?
Taşların dili susar,
Cevap hep aynı olur:
Hece taşı…
Her taşta bir isim,
Bir tarih,
Bir dua…
Koca ömürler küçülür,
Bir avuç mermerin gölgesine sığar.
Telaş nedendir o halde?
Koşuşturup durmak,
Biriktirip durmak,
Gösterip durmak…
Oysa sonunda herkes
Aynı toprağa emanet,
Aynı sessizliğe misafir.
Geride kalansa yalnızca
İnsanın kalplerde bıraktığı iz,
Bir tebessüm, bir dua, bir hayır.
Taşlara kazınmaz belki
Ama göklere yazılır.
Unutma dostlar,
Bütün ihtişamın özeti
Bir hece taşında durur.
Yorumlar
Kalan Karakter: