Bugün gencecik bir kız daha vahşice katledildi..
Son yıllarda kadına şiddet haberleri, kadın cinayetleri almış başını giderken, bu yapılanlar artık insanın gözünü korkutuyor, can güvenliğinden endişe ettiriyor.
Yaşanan olaylara baktığımızda görüyoruz ki, yarın bir sapık, bir cani, bir ruh hastası tarafından nerede, ne şekilde bilinmez ama ansızın öldürülebiliriz.
Çünkü, bunu önleyecek bir güç, bizi koruyacak bir güvenlik kalkanı yok.
**
25 yaşında gencecik bir kız Tuğçe, yaşlı bakım yaşlı bakım teknikeri olarak çalıştığı özel huzurevine gitmek üzere evinden çıktığı esnada apartman çıkışında kimliği belirsiz bir kişi tarafından saldırıya uğruyor.
Genç kızı boğazından, karnından ve sırtından bıçaklayan saldırgan ise olay yerinden kaçıyor.
**
Kim bilir öldüren kişi kim?
Kim bilir ne derdi vardı.
Belki saplantılı bir aşık.
Belkide kafayı takmış bir ruh hastası.
Elbette bilemeyiz.
Ama bunun sonu nereye varacak?
**
Gözünle gördüğün şiddete müdahale etmek istesen karşına ''Kadir Şeker'' vakası çıkıyor.
Kadir Şeker gibi olmamak için müdahale etmesen de karşında ''Emine Bulut'' örneği var.
Örnekler gittikçe çoğalır..
Ama kadınlara yapılan eziyet, işkence, vahşet bitmez.
**
Bugün biz yine bir genç kızın vahşice katledildiğini okuyor, üzülüyoruz.
Peki ya yarın?
Yada diğer gün?
Can güvenliğimiz var mı? Yok!
Bunu engelleyecek bir güvenlik kalkanı var mı? Yine yok!
Çünkü kadınlara sahip çıkan bir yasa, koruyan bir el yok!
Burada suçlu sadece saldırgan değil, kadın şiddet görürken, tacize uğrarken, vahşice katledilirken; görmezden gelen, sessiz kalan, önlem almayan herkes.
Üç maymunu oynayan herkesin ellerinde kadınların kanı var!