Bugün 15 Temmuz...
Türkiye demokrasisinin önemli mihenk taşlarından birinin daha yerine koyulduğu o tarihi gün.
Türk milletinin destan yazdığı, ilk kez bir halkın darbe girişimine ''Etiyle, kemiğiyle, bedeniyle'' karşı koyduğu büyük gün.
**
Darbe girişimini duyan bu vatanın evlatları, korkmadan; evinden, sofrasından, yatağından, bebeğinin, eşinin, annesinin, babasının, kardeşinin yanından ayrılıp sokağa döküldü.
Tankların, tüfeklerin, topların önünde cansiparane oldu.
Mermilere karşı göğüslerini siper etti.
Ordunun içindeki çetenin, asker görünümlü gerçek hainlerin ve acımasızca saldıran örgüt maşalarıyla savaştılar.
Ve belki de tarihte ilk kez bir darbe insan gücüyle geri psükürtüldü.
İlk kez bir insan bedeni silahı yendi.
Ve Türk halkı yine farkını ortaya koydu.
Türk milleti, 15 Temmuz darbe girişimi gecesi tarihte eşine az rastlanacak direniş örneği sergileyerek, ülkenin istiklaline ve istikbaline bir kez daha sahip çıktı.
**
Varını, yoğunu umursamadan siper oldukları silahlar karşısında verdikleri mücadele sonunda ise zaferle taçlandılar.
Türk insanı bir kez daha yüceliğini gösterip vatanı için fedakarlığın simgesi oldu.
Türk halkı canını verdi ama vatanını vermedi. Çünkü; bu topraklar kolay kazanılmadı.
Böyle fedakar insanların kanıyla, canıyla, mücadelesiyle kazanıldı.
Ve kimsenin de bunu yıkmaya gücü yetmez!
**
Bu darbe girişimi bizlere gösterdi ki, hiç kimse bu milleti yıkamaz!
Kimsenin bu vatan topraklarına el koymasına da izin vermez!
Gerekirse can verir bu uğurda, siper olur ama vatanını vermez!
O yüzden 15 Temmuz hain darbe girişimi değil Türk halkının destanı oldu.
**
15 Temmuz; İstiklal Marşı Şairi Mehmet Akif Ersoy'un ‘Çanakkale Şehitlerine’ şiirinde dediği “Bedr'in arslanları ancak, bu kadar şanlı idi” demesi gibi bir şey…
Gerçekten de 15 Temmuz şehitleri için “Bedr'in arslanları ancak, bu kadar şanlı idi” denilse yeridir.
Unutmadık, unutmayacağız, unutturmayacağız da!
15 Temmuz’un yıldönümünde tüm şehitlerimizi rahmetle anarken, gazilerimize sağlık ve sıhhatli bir ömür diliyoruz.